13 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Alamut Kalesi..

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

İran’da Elbruz dağları üzerinde yükselen ve Hasan Sabbah’ın kendine üs edinmesiyle bilinen kale Kazvin’in kuzeydoğusunda yer almaktadır. 

Orta Çağ’da Rûdbâr vadisinde bulunan elli kadar müstahkem kalenin en meşhuru olan Alamut, Deylem sınırında Rûdhâne-i Alamut vadisiyle Tâlekan nehrinin birleştiği yerden 2, Kazvin’den ise 6-8 fersah mesafede 2000 m. yükseklikteki yalçın kayalar üzerinde kurulmuştur. 

Âluh ve âmût âmûht kelimelerinden meydana gelen Alamut ismi, eski Fars dilinin Taberistan şivesinde “kartal yuvası” veya “kartal eğitimi” anlamına gelmektedir. 

Bazı kaynaklarda ifade edildiği üzere kale Deylem hükümdarlarından biri tarafından kuruldu. 

Ancak daha sonra 860 yılında Taberistan Alevileri’nin reisi Hasan b. Zeyd ed-Dâî-İlelhak tarafından yeniden inşa edilen kale, asıl şöhretini Haşşâşîn’in lideri ve İsmaili Devleti’nin kurucusu Hasan Sabbah’a borçludur.

Alamut Kalesi’ni 4 Eylül 1090 tarihinde ele geçiren Hasan Sabbah burasını Batıni karargâhı haline getirdi. 

Hasan Sabbah’ın Alamut’taki faaliyetlerine son vermek isteyen Sultan Melikşah, 1091-1092 yıllarında vezir Nizamülmülk ile birlikte kaleye asker sevk edip burayı kuşattıysa da başarılı olamadı. 

Kale daha sonra defalarca kuşatıldıysa da fethi mümkün olmadı. Uzun süre Bâtınîler’in elinde bulunan Alamut Kalesi 19 Kasım 1256’da Moğol Hükümdarı Hülâgû’nun askerlerine boyun eğmek zorunda kaldı. 

Alamut’un son hâkimi Rükneddin Hürşah, Hülâgû’ya karşı koyamayacağını anlayınca teslim oldu. 

Hülâgû kaleyi yerle bir etti ve halkını kılıçtan geçirdi. 

Burada bulunan zengin kütüphaneyi de veziri meşhur tarihçi Alâeddin Atâ Melik Cüveynî’ye teslim etti. 

İsmaililer daha sonra Alamut’u yeniden işgal etmek için seferber oldularsa da Moğollar tarafından püskürtüldüler.  

Alamut Kalesi Safeviler zamanında tamir edilerek siyasi suçlular için hapishane olarak kullanıldı. 

Zaman zaman eşkıyanın eline geçen Alamut’un Avşarlılar, Zendliler ve Kaçarlar devrindeki durumu hakkında ise bilgi yoktur. 

Bugün harabe halinde olan kalenin yanında aynı adı taşıyan bir kasaba vardır. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *