19 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Kapalı
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

İYİ HUYLU EFENDİ İLE KÖTÜ HUYLU KÖLE..

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Hüner ve marifetiyle dünyada şöhret kazanmış bir zat vardı.

Kölesi ise, aksine kötü huylu bir adamdı, hemde çirkin...

Suratı sirke satar, ejderha gibi dişlerinden zehir akardı. Bulunduğu şehirde ondan daha çirkin bir adam yoktu. Koltığunun altı soğan gibi koktuğundan, gözlerinden sular akardı. Yemek pişirirken kaşlarını çatar, fakat sofraya efendisiyle beraber otururdu.

Efendisinin ekmeğini yediği ve hatta onunla birlikte sofraya oturduğu halde efendisi:

''Aman ölüyorum, bir yudum su ver dese vermezdi.''

Ne söz ona tesir ediyordu, nede dayak. Bu yüzden gece gündüz evde patırtı gürültü kopardı.

Bazen çer çöpü süprüntüyü yola döker, bazende tavukları kuyuya fırlatıp atardı. 

Yüzündenvahşilik dökülür, gönderildiği işten kolay kolay dönmezdi. 

Efendisinin ahbaplarından biri dediki:

Sayın efendi, bu adamdan ne beklersin, Allah aşkına? Sen bu içide dışıda pis herifin nesini seviyorsun?

Terbiyesini, hünerini mi yoksa cemalini mi?

Bu üç meziyetten hiç biri yok onda. Ne gezer bu ciğeri on para etmeyen münasebetsiz herifi bırak gitsin.

Bir esirciye ver, ne verirseler sat. Hatta parasız bile ver, yinede sen kazanırsın. Onun yerine ben sana hem güzel yüzlü hemde iyi huylu birisini bulayım.

Muhterem zat gülerek dostuna şu cevabı verdi:

Dediklerin doğru. Ben de kabul ediyorum. Ben onun uygunsuz hallerine tahammüle alışınca artık kimsenin cefası bana bana ağır gelmez. Herkesin cevrinetahammül edebilirim. Bu tahammül, bir zehir gibidir. Fakat insanın tabiatine yerleşince bal olur.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *