20 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

SELAHADDİN-İ EYYUB-İ ve KUDÜS...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Kudüs, üç ilahi dindede önemli bir yere sahip olan, çevresiyle  mukaddes ve mübarek kılınmış bir şehirdir.

Beytül- Makdis olarakta bilinen Kudüs, ve çevresinde Hz. İbrahim, Hz. Yakup, Hz. Musa, Hz. Süleyman ve Hz. İsa gibi nice Peygamberler yaşamıştır.

İsra ve Miraç olayı ile Kud'sün son kudsi misafiri Efendimiz Muhammed Mustafa (sav) olmuştur.

Mescidi haram ve mescidi Nebevi ile birlikte en önemli üç mabedimizden  biri olan İslam'ın ilk kıblesi olan Mescidi Aksada Kudüstedir.

Kudüs, her mü'minin gönlünden başlandığı ve aziz bildiği bir şehirdir.

Hazreti Ömer devrinde 638 yılında fethedilen Kudüs'te Müslümanlar uzun yıllar adaletli bir yönetim sergilemişlerdir.

Herkesin canına, malına, saygı duymuşlardır.

1099 yılında Kuds'ü işgal eden Haclılar, Burada yaşayan müslümanlarla Musevileri katlederek, tarihin şahit olduğu en büyük vahşetlerden birine imza atmışlardır.

Şehri yağmalayıp talan etmişlerdir. 1187 yılında büyük komutan Selahaddin Eyyubi, Kuds'ü fethederek, hasret kaldığı adalet ve birlikte yaşama ortamına 

yeniden kavuşmuştur.

Ancak, Kudsün yarım asırdan fazla süredir maruz kaldığı zulüm, yüreklerimiz derinden yaralamaya devam etmektedir.

***

Hıristiyanların Meryem oğlunu (İsayı) öğmekte aşırı gittikleri gibi, sizde beni öğmekte aşırılık göstermeyin.

Şüphesiz ki ben Allah'ın kuluyum. Onun için bana '' Allah'hın kulu ve Resulü deyin''. (Buhari)

Hiç bir kişi yoktur ki, bir seçeyi yahut ondan daha büyük bir canlıyı haksız yere öldürsün de Yüce Allah ona bunun hesabını sormasın..(Nesai)

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *