15 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

DEMOKRASİ, ÜLKELERİN BAŞKENTLERİNDEN YÖNETİLMESİDİR

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tek açığı, olmadık ellere geçme ihtimali. Darbelerle devlete yön çizilmenin sona ermesiyle batı tasallutu savruldu. Şu an itibariyle siyaset denilen olgu, devleti ayakta tutmak isteyen vatan evlatlarıyla yedi düvel arasında savaş şeklinde gelişiyor. Sistemin, geçmişte de alarm veren yerleri sürekli onarım istiyor, devleti yoldan alıkoyuyor.

Aksayan yerlere orijinal parça takılmazsa, parlamenter sistemden farkı kalmaz. Yönetimsel değişikliğim amacı sirayeti önlemek, milli davalar için yolu açmaktır zira.

Yeni sistem tam demokrasi değil deyip, geri dönmeye çalışanlara soralım. Demokrasi denen şey tek midir? Hayır. Şöyle bir bakıyoruz “anayasasız kafaya göre takılan, yarı başkanlık, yarı parlamenter, başkanlık” gibi sürüyle modeli mevcut. Kararların, kendi başkentlerinden alınmasıdır demokrasi. Demokrasi aygıtlarına demokrasi dersek, sıfır km açılımlara sabah kahvaltıları ile zemin oluşturulmuş olur.

Kırkaltı yıldır kapalı olan Maraş’ın açılması, İHA-SİHA başarısı, yerli ilaç-aşı çalışmasına geçilmesi, hemen her konuda millileşmeye rağmen memnuniyetsiz olan ve sürekli açık arayan ülke muhalefetine şifa dilenmeli. Mazlum Azerbaycan, Libya halkının yanında olarak namlunun ucunun bize doğrultulmasının önüne geçmeye çalışırken “erken seçim çığırtkanlığına” girişilmesi keşke sadece densizlik olsa.

Osmanlı bakiyesi topraklardaki hareketlenme, 1. Dünya Savaşının sürdüğünün de göstergesidir. Yönetenlere düşen, başa sarmadan tuzağı yarmayı bilmekten geçiyor. Devlet şu anda, tam da onu yapıyorken el vermeliyiz. Türk Milletine tarih boyunca ‘Tanrının kılıcı, Allah’ın ordusu’ denildiyse, kuru kuru öğünmek için değildi her halde.

Bizi parçalayıp, rahat ortamlarında geğirerek sindirmek için fırsat kollayan vahşi batıya pirim verip, onların askerleri olmak yerine; Tanrının kılıcı olarak hilal düzenindeki safa geçin, diyorum. Gecikmeyin olur mu?

“Haritalarda ırkımızın yaşadığı yerlere baktık, milletimize fenalık edenleri tarihte okuduk ve milli kini ateşten damgalar gibi kalbimize yazdık.” Atsız

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *