05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

BAYRAMLARIMIZ

Yüce Türk Milletinin özlemi bayramlarımız. Dini bayram olarak senede iki kere gelir sonra uçar gider.

Bayramlarımız, gönül yapma mevsimidir. Unutulmamalıdır ki, modern hayatın hayatın kırdığı, görmezden geldiği gönüller olmuştur. Her şeyin matemaksel kaidelere bağlandığı kar zarar dengesinin yegane belirleyici ölçü olarak öne çıktığı bir dünyada gönül, doğal olarak kendine yer bulamayacak,   mahzun köşesine çekilecekti. Bayramlar, Cenabı Allah'ın biz kullarına ihsanı olarak gönüllere karşı ödevlerimizi hatırlamamızı  sağlar. Yalnız içindeki büyüklerimizin gönüllerini bayram yerine çevireceğimiz, kimseleri, yetimleri sevindireceğim, eşsiz fırsatlardır.

Evladının yüzüne hasret anne  babalar bu günlerde evlatlarının kendilerini ziyaret etmesini beklerler.

Gönüller yapıldığında bayram sevinci ve huzuru yayılır. Bu sevinci evimizden başka kalplere başka evlere taşıyalım.  Bayram deyince eski bayramlarımızı hatırlıyorum. Yoksulluk, fakirlik vardı ama gönlümüz zengindi. Babamızın bize aldığı bir pantolon ve kara lastik ayakkabısı bizler için son derece lükstü.  Bayram sabahı erken saatlerde kalkar yeni elbisemizi giyer camiye gider ve bayram sonrası baba ve annemizin büyüklerimizin ellerini öptükten sonra teflerimizi alır çınar ağaçlarına kurduğumuz salıncak ile gönlümüzü  eğlerdik. 

İnsanoğlu yaşlanınca çocukları da tanımıyorlar. Pandemi var gelemiyoruz.....Sağolun varolun. İster gel ister gelme....

ŞEVVAL ORUCUNUN HÜKMÜ NEDİR

Ramazan ayından sonra gelen Şevval ayında altı gün oruç tutmak müstehaptır. Nitekim bu konuda peygamber efendimiz sav ; ''Kim Ramazan orucunu tutar ve ona Şevval ayından altı gün ilave ederse sanki yılın bütününde oruç tutmuş gibi  olur''. (Müslim) buymek geçerliurmuştur. Şevval orucu, peşpeşe tutulabileceği gibi ara verilerekte tutulabilir.

Ramazan ayında tutulmayan oruçlar  Şevval orucu  niyetiyle tutulabilir mi?

Şevval ayında nafile olarak tutulan oruç, Ramazan ayında tutulmayan oruçların yerine geçmez; yani Ramazan ayında tutulmayan oruçların ayrıca kaza edilmesi  farzdır. Şevval orucu se nafiledir. Bir oruçta hem kaza hem nafile tutmak üzere niyet etmek geçerli olmayacağından Şevval ayında oruç tutarken Ramazan ayında tutulamayan oruçların kazasına niyet edilirse bu oruçlar kaza orucu olur.

Cenabı Allah  tutulan oruçları dergahında kabul buyursun. Yüce Milletimizin ve İslam aleminin Ramazan Bayramını tebrik ediyoruz. Ve diyoruz ki, Yaşlıları unutmayın.  Bir gün gelir sizdeaynı duruma düşersiniz.....

Babası annesi ahirete gçmüşse kabirlerini ziyaret ederek bir fatiha mızı esirgemeyelim... beklerler...

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *