05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi KÜLTÜR-SANAT İSLAM PADİŞAHININ GÜZEL SIFATLARI

İSLAM PADİŞAHININ GÜZEL SIFATLARI

Sadi'nin güzel adı halk arasında dillere destan olmuş, sözünün ünü yeryüzüne yayılmıştır. Yazdığı kalem sanki şeker katımıdır, herkes onu çiğneyip ağzını tatlandırır.

Yazı yazdığı kağıtları sanki birer altın yaprak mış gibi taşırlar. Fakat bütün bu halleri, Sadinin faziletine ve belagatının kemal derecede oluşuna vermemelidir. Bunların sebebi şundan ileri gelmektedir. Cihanın sahibi, bu zamanın kutbu,   Süleymanın makamında oturan, iman ehlinin yardımcısı, büyük padişah, ulu Atabek, yeryüzünde Allah'ın zıllı gölgesi olan ''Sa'd   ibn.zengi oğlu  ''Muzaffereddin  Ebu Bekir hazretlerinin Allah ondan razı olsun Sadi iltifat ve inayet etmesi, teveccüh gösterip takdir etmesi, muhabbet besmelesidir.

İşte bundan dolayıdır ki, gerek seçkinler olsun, gerekse halk tabakası olsun, bütün insanlar padişaha uyarak, Sadi'ye ilgi ve muhabbet göstermişlerdir. Çünkü insanlar padişahların yolundan giderler.

RUBAİ: Ey Padişah! Sen bu acize nazar buyurduğundan beri eserlerim güneş kadar tanındı, şöhret buldu. Her ne kadar bende bütün ayıplar, kusurlar mevcutsa da padişahın hoş gördüğü kusur bile bir hüner ve marifet yerine geçer.

KIT'A:  Bir gün hamamda, dostlardan biri bana güzel bir kokulu bir kil parçası verdi. Eskiden hamamlarda kir çıkarmak için kil bir nevi toprak kullanılırdı. Kile sordum: A mübarek, sen misk misin, anbermisin? Senin gönül çekici güzel kokunla mest oldum dedim. Kil bana şöyle cevap verdi: Ben basbayağı kil idim. Lakin bir müddet gül ile arkadaş oldum. Gül ile yaptığım o arkadaşık bana tesir etti. Onun güzel kokusu bana sindi. Yoksa ben o bildiğin adi toprak parçasından başka bir şey değildim.

NESİR: Ya Rabbi! okunan Kur'an ayetleri hürmetine, müslümanların faydalanmaları için o padişahın ömrünü uzun et. Yaptığı hayrat ve hasenatın hayırlı işlerin sevabını ona kat kat ver,  ecrini artır. Onu sevenlerin, valilerinin derecelerini yükseltme.  Düşmanlarını, ona kin besleyenleri kahr et.

İlahi! Onun ülkesini emniyet ve huzur yurdu yap. oğlunu da muhafaza buyur.

NAZIM: Dünya o padişahla mesut olmuştur. Onun saadeti, yani oğlu Sad da çok yaşasın. Allah onu zafer sancaklarıyla müeyyet kılsın. Onun dalı budağı sayılan oğlu da onun gibi yetişmektedir.

Çünkü kökü odur. Bitkinin güzelliği tohumunun güzelliğindendir. 

Ulu Rabbim tertemiz Şiraz ülkesini adil hakimlerin heybeti ve amil alimlerin himmetiyle kıyamete kadar selamet ve emniyette muhafaza ve himaye buyursun. (Gülistan- Şeyh Sadi Şirazi)

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *