Muvatta İbn. Malik...
imam Malik, Hem hadis hem de fıkıh ilminde önemli yeri olan fıkıh mezhebinden birinin imamı olarak bilinen, İmam Malik'in tam adı; ''Malik ibn. Enes ibn. Malik ibn. Ebi Amir el-Asbahi'dir.'' Künyesi, Ebu Abdullah'tır. Medine'de dünyaya gelmiştir. Yaygın olan rivayete göre; hicri 93 yılında doğmuştur. Ailesi Yemen asıllıdır.
Dedesi; Malik ibn. Ebi Amir'in Yemen valisinden zulüm görmesi sebebiyle Medine'ye hicret ettiği rivayet edilir.İbn. Hacer el-Askalani, el-İsabe adlı eserinde dedesinin babası olan Ebu Amir'in sahabeden olduğunu dile getirir.Daha başka kaynaklarda da onun sahabeden olduğu ve Bedir savaşı hariç, Rasulullah'ın birçok ileri gelen savaşına katıldığı bildirilmiştir.
Malik ibn. Enes, çocukluk yaşlarında Kur'anı Kerim'i ezberleyerek, hafız oldu.Kur'an'ı Kerim'i ezberledik'ten sonra Rasulullah'ın, hadislerini ezberlemeye ve bu yüce ilmi tahsil etmeye başladı. İlmi tahsiline Medine'nin ileri gelen âlimlerinden ders alarak başladı.
Bunların başında da uzun süre kendisinden ders almış olduğu Abdurrahman ibn. Hurmuz gelmektedir.O'nun yanı sıra Rabia ibn. Abdurrahman, ibn. Şihab ez-Zuhri, Ebu Zinad, Yahya ibn. Said el-Ensari başta olmak üzere yüz kadar ilim adamından ders almıştır.
Medine, Rasulullah'ın İslam devletini kurduğu şehir olduğundan ve İslam hukukunun uygulanışına beşiklik ettiğinden, ilmi yönden de son derece zengin bir beldeydi.
Bu yüzden Malik ibn. Enes de orada ilim tahsilinde kendilerinden istifade edebileceği birçok değerli ilim adamı bulabilmiştir.Dolayısıyla Medine dışına pek çıkmamış, ilim öğrenimini de öğretimini de orada sürdürmüştür.Hatta bazı rivayetlerde hacc haricinde Medine dışına çıkmadığı bildirilir.
İmam Malik ilim tahsilinde hadis öğrenimine büyük önem vermiştir. Bu amaçla birçok kişiden hadis dinlemiştir.Hadis dinlediği kişilerin başta gelenleri ise, şunlardır:
''Abdullah ibn. Ömer'in kölesi Nafi Muhammed ibn-Munkedir,
Ebu'z-Zubeyr,
İbn. Şihab ez-Zuhri,
Amir ibn. Abdillah,
Abdullah ibn. Dinar.
Bunlardan Nafi ibnu'l-Muktedir'den aynı zaman Ömer'in ve Abdullah ibn. Ömerin fetvalarını öğrenmiştir.''
Kendilerinden hadis naklettiği kişilerin güvenilir, zühd ve takva sahibi olmalarına dikkat ettiği gibi aynı zaman hadis ehlinden olmalarına da dikkat ederdi.
''Mescidi Nebevinin sütunlarını göstererek, şu sütunların dibinde, Rasulullah şöyle dedi'' diyen yetmiş kişiye rastladım. Bunların hiçbirinden bir şey almadım. Bunlar belki beytulmal kendilerine emanet edilecek kadar güvenilir kişilerdi. Fakat onların hiçbiri buna kendilerinden hadis alinmaya ehil degillerdi.
İmam Malik'in ilimdeki metodu ve yeri:
İmam Malik, hocalarından İbn. Şihab ez-Zuhri ve Rabia ibn. Abdirrahman'a ders verip veremeyeceğini sormuş ve onların olumlu cevap vermelerinden sonra ders ve fetva vermeye başlamıştır. O'nun bu hareketi bir tür icazet alma niteliği taşıyordu. Malik ibn. Enes, bir hadis âlimi olmasının yanı sıra ünlü bir fıkıh âlimiydi. Kitap ve sünnetten hüküm çıkarmada ün kazanmıştı.
İlmi çalışmalarını genellikle Medine'de yürüttüğünden, '' İmamu Daril-Hicre'' yani; hicret yurdunun imamı diye anılır. Hadisleri ve sahabilerden nakledilen söz ve eserleri tasnifatının yanı sıra fıkhi konularda fetva vermekle de meşgul oldu. Fetva verirken yavaş ve dikkatli hareket eder, mesele üzerinde etraflıca düşünürdü. Bazen soru soran kişiyi geri gönderir konu üzerinde araştırma yaparak bir neticeye vardıktan sonra görüş bildirirdi.
Rasulullah'ın sünnetinden sapacağı veya farazi meseleleri gündeme getirmede bir aşırılığın kapısını açabileceği korkusuyla vukua gelmemiş farazi meseleler hakkında görüş bildirmekten kaçınırdı. Nitekim sonraki dönemlerde ilim adamları bazen farazi meselelerle ilgili görüşler beyan etmekten vukua gelmiş konularla ilgilenmeye vakit bulamayacak kadar bu konuda ileri gitmişlerdir.
Kendi Medine'den çıkmadıysa da hacc için Hicaza giden ve bu vesileyle Medine'yi ziyaret eden pek çok ilim adamıyla görüşmüş, onlarla ilmi meselelerde sohbetler yapmıştır. Çağının ileri gelen pek çok ilim adamıyla görüşme ve fikir alış verişinde bulunma fırsatı elde etmiştir.
İmam Malik'in Vefatı:
İmam Malik ibnu Enes, hicri 179 yılında, 85 yaşındayken Medine'de vefat etti ve oraya defnedildi. İmam Malikin el-Muvatta adlı hadis kitabı temel kaynaklardan biri olduğu gibi aynı zamanda günümüze kadar gelen hadis kaynakları arasında ilk tedvin edileni niteliği taşımaktadır. Ondan önce tedvin edilen hadis eserleri de genellikle hadis sahifesi niteliği taşıyan küçük çaplı eserlerdi. El-Muvatta, Kütüb'i Tis'a yani, dokuz temel hadis kaynağı arasında yer almaktadır.
