Mehmet Akif'in Kaleminden...
Donanma, orduları yürürken muzafferen''üstün'' ileri,
Üzengi öpmeye hasretti garbın elçileri!
O ihtişamı elinden niçin bıraktın da,
Bugün yatıp duruyorsun ayaklar altında?
"Kadermiş!" öyle mi? Haşa, bu söz değil doğru;
Belanı istedin Allah da verdi... doğrusu bu ya
Taleb nasılsa, tabîî, netice öyle çıkar,
Meşiyyetin ''İrade'' sana zulmetmek ihtimali mi var?
"Çalış!" dedikçe şeriat, çalışmadın, durdun,
Onun hesabına birçok hurafe uydurdun,
Sonunda bir de tevekkül sokuşturup araya,
Zavallı dini çevirdin onunla maskaraya!
Fransız'ın nesi var? Fuhşu, bir de ilhadı; ''Dinden dönme''
Kapıştı bunları "yirminci asrın evladı!"
Ya Alman'ın nesi var zevki okşayan? Birası;
Unuttu ayranı, ma'tuda döndü kahrolası!
Heriflerin, hani dunya kadar bedayii ''güzellik'' var:
Ulumu var, edebiyyatı var, sanayii var.
Giden birer avuç olsun getirse memlekete;
Döner muhitimiz elbet muhit-i ma'rifete.
Kucak kucak taşıyor olmadık mesaviyi;''Hane, ev''
Beğenmesek "medeniyyet!" diyor; inandık iyi!
"Ne var, biraz da maarif getirmiş olsa..." desek
Emin olun size "hammallık etmedim?" diyecek.
Mehmet Akif ERSOY!
***
Evet; Merhum Şairimiz M.Akif, yıllar önce Batılıları ve özelliklede Fransanın ''ilhad ve fuhuş beldesi'' olduğunu açıkça belirtmesi boş değil. Fransa eskiden beri Türk ve Müslüman düşmanıdır. Anası ve babası Arap olan vekil Boyer bile Cezair katliamını yok diyerek, müslüman düşmanlığı ve hainliğini sürdürüyorsa, buna söyliyecek sözüm yok.
***
Kanuni Sultan Süleyman'ın Fransa'da dansı yasaklaması:
''Ben ki, Akdeniz'in ve Karadeniz'in ve Rumeli'nin ve Anadolu'nun ve Karaman'ın ve Rum'un ve Dulkadir Vilayeti'nin ve Diyarbakır'ın ve Acem'in ve Şam'ın ve Halep'in ve Mısır'ın ve Mekke'nin ve Medine'nin ve Kudüs'ün ve bütün Arap diyarının ve
Yemen'in ve daha nice memleketlerin ki, yüce atalarımızın ezici kuvvetleriyle
fethettikleri ve benim dâhi ateş saçan zafer kılıcımla fetheylediğim nice diyarın sultanı ve padişahı Sultan Bayezıd Hân oğlu Sultan Selim Han oğlu Sultan Süleyman Han'ım.
Ben ki, kırk sekiz krallığın hakanı Kanuni Sultan Süleyman Han'ım.
Senki, Françe vilayetinin kralı Françesko'sun.
Sefirimden aldığım rapora göre; ''Memleketinizde dans adı altında kadın erkek birbirine sarılmak suretiyle insanlar arasında oyun oynanmakta olduğunu işitmiş bulunmaktayım.
Hemhudut olmaklığımız dolayısıyle iş bu rezaletin memleketime de sirayeti ihtimali müvacehesinde Name-i Hümayunum elinize ulaştığından itibaren derhal son verilmediği takdirde bizzat Ordu'yu Hümayunumla gelip men'e muktedirim!''
Rivayete göre, Kanuni'nin bu mektubundan sonra Fransa'da 100 sene dans yapılmamıştır.
Salyozki, bunları biliyor. Eline fırsat geçmişken nasıl olurda Büyük Osmanlının Torunlarını cezalandırırım, hevesi ile yaşıyor. Umdukları kendi başına dönecektir. Çünkü biz; Yine O Büyük Mübarek Osmanlının Torunlarıyız, gururluyuz.
