Çiftetelli Siyaset...
BU nasıl hükümettir ki en kritik konuda bile her biri ayrı telden çalıyor. Pazartesi günü yaşanan ''Gümrük'' rezaletinden bahsediyorum. Ruslar'ın Türk ürünlerine çıkardığı zorluktan sonra Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Çin'de çiftetelli oynayıp "Biz de gümrüklere talimat verdik. Karşı yaptırım uygulayacağız'' dedi, hatta bazı gümrüklerde uygulama başlatıldı. Hükümet Sözcüsü Devlet Bakanı Cemil Çiçek ise, başka telden çalıp hükümetin kararını açıkladı, bakanını yalanladı ve ekledi:''Sayın Tüzmen kendi yönünden talebini iletmiştir ama biz ona olumlu cevap vermedik. Öyle bir karar almadık."
AKP hükümetinde âdettir. Çok önemli konularla ilgili açıklamalar ya uçakta ya da dış ülkelerde yapılır. Bunun öncüsü de Başbakan Erdoğan'dır. Aynı tavrı Kürşad Tüzmen de Çin'de sergiledi. Hangisi sergilemiyor ki..
Sözde güç gösterisi yapan hovarda Bakan Bey'e sormak lazım; Rusya doğalgazı keserse ne yaparız?
Önlem aldınız mı?
Yoksa sobalarımızı kuralım mı?
Acaba sıkışınca Amerika arkanızda duracak mı?
Ve de hiç durdu mu?
ÖFKEYLE KALKAN...
"MÜTEKABİLİYET esası''na göre Türkiye'nin karşı tedbir uygulamasından ne şimdi ne de sonra ciddi bir sonuç alacağımızı kimse kafasından bile geçirmesin.
Her şeyden önce Rusya'nın Türk mallarına karşı bu yaptırımı neden uyguladığının cevabının aranması gerekmez miydi?
Türkiye'den gelen malların, çifte fatura ile değiştirilmek suretiyle, gümrüklerde daha düşük beyan edildiğini ve bu nedenle de hem vergisel açıdan kayba uğradıklarını hem de iç piyasalarında kayıt dışının tetiklendiğini söylüyorlar. Ruslar, 'Bu nedenle bunu düzeltin, mal neyse, fiyatı neyse, öyle gönderin'' diyor. Siz buna uyuyor musunuz?
''Öfke ile kalkan zararla oturur'' diye bir atasözümüz var.
Bunu temenni etmiyoruz ama, güneş de balçıkla sıvanmıyor.
Türkiye'nin, yüzde 63.4'ü petrol ve doğalgaz olmak üzere, 23.5 milyar dolar ithalat yaptığı Rusya'ya ayaküstü kararlarla zarar vermesi imkansız. Bunun doğruluğu iki ülke arasındaki dış ticaretin yapısına baktığımızda açıkça görülüyor.
VANALARA SAHİP OLMAK LAZIM
TÜRKİYE, Rusya'dan gelen demir-çelik, kömür, alüminyum, kereste ve kimyevi maddelerin girişini yavaşlatabilir. Ancak bu ürünler daha çok imalatta kullanıldığından, Türkiye'deki üretimi kötü etkileyebilir. Ayrıca Türkiye'deki elektriğin yarısı doğalgazdan üretiliyor. İthalat toplamı ise 200 milyar dolara yaklaşan Rusya'nın en çok ithalat yaptığı ülkeler sıralamasında Türkiye ancak 14'üncü sırada bulunuyor.
Rusya ve Türkiye arasındaki ticaret hacminin bu yıl 38 milyar dolara çıkması bekleniyordu.
Peki bunları bir kenara koyup hovardalık yapmak kime zarar verir?
Bunu yapmak için dışa bağımlı olmamak gerekir, varını yoğunu yabancılara satmamak gerekir. Tesis yetmez, o tesislerin 'vana'larına da sahip olmak gerekir.
Hadi bakalım kış geliyor, doğalgazı da kırmızı hatta alıp bekletin de görelim.
Meydan okumakla hiç bir sorun çözülemez..
Doğalgazda Rusya'ya bağlıyız. Kullandığımız gazın yüzde 65'i Rusya'dan geliyor. Kısa sürede ve orta dönemde alternatif kaynak yok. Rusya doğalgazı keserse elektrik üretemeyiz. Sanayi işletmeleri durur. Evlerde tencere kaynamaz. Başbakan Erdoğan'ın da dediği gibi kış aylarında insanlar soğuktan donar.
UYAN TÜRKİYEM...
DIŞ politika öngörü ister...
AB'nin ve ABD'nin her dediğini kendi menfaatlerini düşünmeden yerine getirirsen, bedelini onlar değil sen ödersin.
Putin ile Daçalar'da kolkola girip pozlar veren Başbakanımız neden çözemedi hâlâ da bu sorunları acaba?
Güya Rusya'ya karşı elimizi güçlendirmeye çalışıyoruz. Halbuki bindiğimiz dalı kesiyoruz. İthalatımız ağırlıklı olarak enerji. Onu da kırmızı hattan geçiremeyeceğimize ve muhtaç olduğumuza göre attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değer mi?
Çözüm mü? ABD'nin bu kadar yalakası olmamak. O kadar gemi insani yardım için orada değil ve biz bunu bile bile boğazlardan geçirdik. Yakında Montrö'nün gözden geçirilmesini isteyecek ABD ve kriz neymiş asıl o zaman göreceğiz.
Dış politikamıza yön veren bilgili deneyimli kadroları tasfiye edip, amcaoğlu, dayı kızı, baldız menşeli adamları kadroya alıp bunlarla dış ilişkileri ve ekonomiyi yönetmeye çalışırsan sonuç bu olur.
ABD Afganistana girer Türkiye zarar görür. ABD Irak'a girer Türkiye zarar görür. ABD İran'la dalaşır Türkiye zarar görür. ABD Gürcistan'a destek verip Rusya'ya kaf tutmaya kalkışır Türkiye zarar görür.
Peki hiç düşündünüz mü neden acaba?
AKP hükümeti çiftetelli oynuyor da onun Çankaya'daki uzantısı ne yapıyor? Bugün kimin ayağına gideceğine bakın da siz karar verin...
Ayağına gittiği Erivan hükümetinin katlettirdiği 32 diplomatımızın kemikleri sızlıyor.
Uyan be Türkiyem ve de gör seni kimlerin idare ettiğini...
