Cizvit Tarikati...
Türkiye'de; "İsa'nın Askerleri" adıyla bilinir,
üyelerine "Cizvit" denir.
15 Ağustos 1534'de, Loyolalı İgnatius ve Paris Üniversitesi'ndeki altı öğrenci tarafından kuruldu.
Cizvitlerin benzer tarikatlardan en önemli farkının örgüt yapısında olduğu görülür.
Tarikat üyeleri her zaman göze batmadan her türlü toplum içerisinde, o toplumun insanları ile aynı düzeyde ve uyum içerisinde yaşarlardı.
Tarikat, ilk gününden itibaren kısa vadeli hedefler yerine hep uzun vadeli hedeflere yönelmiş ve özellikle insana yatırım yapmıştır.
''Açtıkları eğitim kurumları;
Vatikan'dan aldıkları destek, misyonerlik faaliyetleri ve dünya çapındaki yaygın örgütlenme ağı ile Katolik Roma Kilisesini desteklemiş, reformasyon ve protestanlığa karşı bir muhalefet oluşturmuş olup etkin oldukları dönemde; hükümetleri, din ve devlet adamlarını, aydın ve entelektüel çevreleri etkileri altına almayı başarmışlardır.''
Cizvit tarikatı ilk kurulduğu zamanlarda Roma Katolik Kilisesinin fevkalade olumsuz tepkisiyle karşılaşmış ve kabul görmemişti.
Ancak Cizvitler, kısa süre içerisinde Protestanlara ve Anglikan mezhebine karşı sert tutumları ve bunlar aleyhine yaptıkları çalışmalar nedeniyle kilisenin bu menfi yaklaşımını tersine çevirerek Papalığın beğenisini kazandılar.
Bu dönemde Cizvitler, Kilise'ye hoş görünmek için özellikle aforoz edilenlere karşı çok acımasız oldular.
Tarikata kabul edilen herkes mutlaka uzun ve ayrıntılı eğitimlerden geçirilir, ancak başarılı görülenler tarikatın fikir ve ideallerini öğrenebilirlerdi.
Cizvitler, özellikle fakir ve yetenekli gençlere, kurdukları ya da destekledikleri özel okullar aracılığı ile çok iyi bir eğitim verdirirlerdi.
Fransa, Clermont'ta bulunan Cizvit koleji döneminin en iyi okuluydu.
Cizvitler fikirlerine karşı çıktıkları bir kurum ya da topluluk ile karşılaştıklarında asla açıkça kavgaya girmezler, sinsi ve gizlice her türlü etkinlikte bulunarak o kuruluşu yıpratırlardı.
Ayrıca Cizvitler 1583 yılında İstanbul'da bulunan
St. Benoit adlı bir Fransız kurumu yönetimini de üstlenmişlerdi.
18 Kasım 1583 tarihinde Fransa Kralı III. Henri'nin isteği doğrultusunda Papa XIII. Gregorius, manastırı Benedikten tarikatından alıp Cizvit ''Jesuites'' rahiplerine vermiş ve Jules Mancinelli'nin yönetiminde ikisi Fransız ve ikisi İtalyan toplam dört Cizvit rahip, kurumu devralmıştır
1586 yılındaki veba salgını sırasında görevli Cizvit'lerin tamamının ölmesi üzerinde okulu Kapusen ''Capusins'' rahipleri devralmıştır.
Ancak bu rahiplerden Aziz Joseph de Leonessa'nın Topkapı Sarayı'na giderek Sultan III. Murad'a Hıristiyan olma çağrısında bulunması üzerine, Kapusen rahipler tutuklanıp sınırdışı edilmişlerdir. Bu nedenle okul kapanma tehlikesi yaşamış, ancak Cizvitler kısa süre sonra okula geri dönerek kurumu yaşatmayı başarmışlardır.
18. yüzyıla gelindiğinde Cizvit tarikatı öyle bir hal almıştı ki hem Avrupa'da ve hem de özellikle Güney Amerika'da her önemli noktada Cizvitleri görmek mümkündü.
Papa XIV. Clement, Roma'dan yapılan,
21 Temmuz 1773 tarihli resmi bildiride Cizvit tarikatının feshedildiğini ve dünyanın her yerinde Roma Kilisesi tarafından Cizvitlere tanınmış olan tüm hak ve ayrıcalıkların kaldırıldığını ilan etti. Yapılan duyuru şu şekildeydi;
"...adı geçen İsa Tarikatı'nın eskisi gibi yüksek faydalarını sağlayamaması üstünde düşünüldü...
Bu durum dahilinde ve uzun değerlendirmeler sonucunda, tarikat olarak sınıflandırılan topluluğun geleceğine;
mevcut bilgimiz dahilinde ve Papalık makamının gücü altında, adı geçen topluluğun feshi, ve bütün faaliyetlerinden mahrum bırakılması yönünde karar vermekteyiz.
Bu andan itibaren, ruhban sınıfından ihtiyatlı ve doğru ahlaka sahip olan bir üyesi, adı geçen oluşumların adının ebediyyen sonlandırılması ve feshinin sağlanması için başkanlık ve yöneticilik yapmak üzere seçilecektir. ..."
Tarikat feshedildiğinde 22, 589 Cizvit, 49 eyalet,
669 kolej ve 3000'in üstünde misyonerleri ile faaliyet göstermekteydi.
Fesih süreci bütün ülkelerde yaşandı.
Prusya ve Rusya, II. Katerina'nın Papalık Bildirileri'nin uygulanmasını yasakladığı için Tarikat, milyonlarca Hristiyanın ''ve birçok Cizvit'in'' yaşadığı bu bölgelerde faaliyetini sürdürmeye devam etti.
Cizvitlerin 1814'de yeniden yapılandırılması ile topluluk büyük bir büyümeye uğradı.
19. Yüzyılda, özellikle Amerika'da hayli sayıda üniversite kuruldu ya da Cizvitler tarafından yönetilmeye başlandı.
İsviçre'de 1848 Sonderbund yenilgisinden sonra Anayasa düzenlendi ve Cizvitler sürgün edildi.
Bu sürgün ve yasak 20 Mayıs 1973'deki anayasa değişikliği referandumu ile % 54.9 oy alarak kaldırıldı.
21 Şubat 2001 tarihinde Papa II. Jean Paul, Cizvit bir rahip, yazar, akademisyen, teolojist olan Avery Dulles, SJ'ı Katolik Kilisesi'ne Kardinal olarak atadı.
Cizvit topluluğu halen faaliyetlerine devam etmektedir.
Vikipedi..
