Abdullah b. Hatal'ın suçu ve öldürülüşü...
Peygamberimiz Aleyhisselamın yanına bir adam gelip:
"Ya Rasulallah! Şu İbn. Hatal adındaki kişi, Kabe'nin örtüsüne yapışmış, sığınmış!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam;
"Öldürünüz onu!
Nerede bulursanız bulunuz, öldürünüz!", buyurdu.
İbn. Hatal, Kabe'nin örtüsü altına sığınmış olarak bulunsalar bile öldürülmeleri emir ve kanları heder edilen kişiler arasında idi.
Devlet başkanınca kanı heder edilip öldürülen kimse için, ne kısas, ne de diyet gerekir.
İbn Hatal, Beni Teym b. Edrem b. Galiblerdendi.
Kendisi, Müslüman olmuş, Medine'ye hicret etmişti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu zekat ve sadaka tahsildarlığı vazifesine tayin etmişti.
İbn Hatal'ın hizmetini gören Müslüman bir kölesi vardı.
Huzaalardandı. Peygamberimiz Aleyhisselam,
bu köleyi de yanına katarak, İbn Hatal'ı tahsilata göndermişti.
Köle, İbn. Hatal'ın hizmetini görüyor, yemeğini yapıyordu.
Bunlar, bir konak yerinde konakladılar.
İbn. Hatal; kendisi için erkek bir davar kesip yemek yapmasını köleye emretti.
Öğle vakti, yatıp uyudu.
Uyandığı zaman, kölenin kendisi için yemek yapmadığını gördü.
Köle de, uyuyakalmıştı.
İbn. Hatal, köleye son derecede kızdı.
Üzerine atılıp, onu döve döve öldürdü.
Öldürdüğü zaman, kendi kendine;
"Vallahi, Muhammed'in yanına varırsam, bu suçumdan dolayı beni öldürür!" dedi.
İrtidad etti. İslamiyetten, müşrikliğe tekrar döndü.
Topladığı zekat ve sadaka mallarını da sürerek Mekke'ye kaçtı.
Mekkeli müşrikler, İbn Hatal'aİ
"Seni bizim yanımıza geri çeviren nedir?" diye sordukları zaman, İbn Hatal;
"Sizin dininizden daha iyisini bulamadım!" dedi, müşrik olarak kalmakta devam etti.
İbn. Hatal tepeden tımağa kadar silahlanmış, uzun kuyruklu bir at üzerinde ve mızrağı elinde olduğu halde Mekke'nin yukarısından çıkıp gelirken,
Said b. As'ın kızları, başörtülerini süvari atlarının yüzlerine sürdüklerini ve Peygamberimiz Aleyhisselamın Mekke'ye girdiğini İbn. Hatal'a haber verdiler.
İbn. Hatal, onlara:
"Fakat, vallahi, göreceksiniz ki, vücutlar kılıç darbelerinden su tutmayan tulumların ağızlarına ben zemedikçe, onlar Mekke'ye giremeyeceklerdir!" demiş ve Handeme'ye kadar çıkıp gitmişti.
Orada İslam süvarilerini ve çarpışmalarını görünce içine korku düşmüş, titremeye başlamış,
Kabe'ye kadar gidip atından inerek silahlarını çıkarmış, Kabe'nin örtüleri arasına girmişti.
Beni Ka'blardan birisi, İbn. Hatal'ın zırhını,
zırh altna giydiği gömleğini, miğferini, tulgasını, kılıcını aldı, atına da binip Hacun'a, Peygamberimiz Aleyhisselamın yanına geldi.
İbn. Hatal'ı, Ebu Berzetü'l-Eslemi ile Said b. Hureysü'l-Mahzumi'nin elbirliğiyle öldürdüklerinin bildirildiği gibi, yalnız Ebu Berze'nin öldürdüğü de bildirilmiş; Ebu Berzetü'l-Eslemi ise,
onu ken disinin öldürdüğünü açıklamış;
"İbn Hatal'ı Kabe'nin örtüsüne asılmış olduğu halde çıkarıp, Rükünle Makam arasında boynunu vurdum!" demiştir.
Kanları heder edilip öldürülmeleri emredilenler arasında, İbn Hatal'ın şarkıcı iki kadın kölesi de bulunuyordu.
Bunlardan birinin adı; Fertana veya Kureyna, diğerinin adı Kuraybe veya Emebe, Emeb idi.
İbn Hatal içki içer, Peygamberimiz Aleyhisselamı hicv ve tahkir eden şiirler söyler, onları bunlara okutturdu.
Kureyş müşrikleri de, İbn Hatal'ın ve bu şarkıcı kadınların yanlarına gelirler, içki içerler;
İbn Hatal'ın söylediği hiciv şiirleri okutulur, dinlenirdi.
Bu şarkıcı kadınların işleri güçleri, Peygamberimiz Aleyhisselam aleyhinde söylenilen hiciv şiirlerini okumaktı.
Fetih günü, bunlardan birisi, yani Emeb yakalanıp öldürüldü.
Diğeri ise, kaçtı. Sonradan eman dileyip Peygamberimiz Aleyhisselam tarafından eman verilinceye kadar görünmedi.
Eman verilince, Fertana, kılık kıyafet değiştirerek gelip Müslüman oldu.
