Ebu Katade....
Resul-i Ekrem efendimizin (s.a.v.) süvarilerinden. İsmi, Haris, künyesi, Ebu Katade, lakabı, Faris-i. Tahminen m. 602 yıllarında Medine'de doğup,
m. 674 senesinde de Kufe'de vefat etmiştir.
Hazrec kabilesindendir.
Babası, Rebi bin. Beldehe, annesi, Kebşe binti Mazhar'dır.
Ebu Katade (r.a.) Sülafe binti Berra bin Ma'rur ile evli idi.
Sülafe de kadın Sahabilerden idi.
Ebu Katade'nin bu zevcesinden Abdullah, Ma'bed, Abdurrahman ve Sabit adlarında dört oğlu oldu.
Ebu Katade ikinci Akabe biatinden sonra müslüman oldu.
Bedir Muharebesine katıldığı ihtilaflıdır.
Bedir'den sonraki muharebelere iştirak etmiştir. Hicretin altıncı senesinde meydana gelen Zikared gazasında büyük başarılar göstermiştir.
Resulullah (s.a.v.) m. 628 senesinde müşriklerle Hudeybiye anlaşmasını imzaladıktan sonra,
artık geri dönülüyordu.
Hz.Seleme ve Resulullah'ın azadlısı Ribah hazretleri de yük ve develerle yola çıkmışlardı. Yolda Abdurrahman El-Fezari'nin saldırısına uğradılar.
Eşkıya topluluğu develerin çobanını öldürmüş, Resulullah'ın develerini götürmek istemişti. Seleme bin El-Ekva (r.a.), Hz.Ribahı kalan develerle gönderip, durumu Resulullah'a bildirmiş,
kendisi de çevreden yardım istemişti.
Yanına gelenlerle, Abdurrahman El-Fezari'nin peşine düştü.
Nihayet onlara yetişti. Vuruşmaya başladılar.
Ancak, eşkıya grubu orada bulunan dağ geçidine doğru çekilerek kendilerini emniyete aldılar.
Bu sırada, Resul-i Ekrem'in süvari kuvveti ile birlikte Ebu Katade de yetişmişti.
Eşkıyalara hücum ettiler. Ancak, Abdurrahman
El-Fezari, Ahrem El-Esedi'yi şehid etti.
Bunun üzerine Hz. Ebu Katade bu azılı düşmana saldırarak, onu katletti.
Neticede eşkiyalar kaçmak zorunda kaldılar. Resulullah'ın develeri geri alındı.
Ebu Katade'nin bu muvaffakiyetini Resul-i Ekrem duyunca, ''Bütün atlılarımızın en hayırlısı Ebu Katade idi.'' buyurmuşlardır.
Ebu Katade, birçok seriyyelere iştirak etti.
Bunların bir kısmında kumandan mevkiinde,
bir kısmında süvari olarak bulunmuştur.
Hicretin sekizinci senesinde 15 kişilik bir keşif kuvvetinin başında Hadre tarafına gönderildi.
Hadre havalisinde Gatafan kabilesi bulunuyordu. Bunlar zaman zaman müslümanların bulunduğu yerlere baskınlar düzenler, yağma ederler ve müslümanları rahatsız ederlerdi.
Ebu Katade, bunları muhasara edip, fena halde sıkıştırınca sonunda, mallarını bırakarak kaçtılar.
Ebu Katade, elde ettiği ganimetlerle geri döndü. Ganimetlerin beştebiri Resulullah'a arz edildikten sonra, geri kalanı mücahidler arasında dağıtıldı.
Aynı senenin Ramazan ayı idi.
Batnı Eham, Zi Haşab, Zi Merve taraflarında yine eşkiya meselesi vardı.
Ebu Katade, bunun için gönderildi.
Oralardaki eşkıyayı temizleyerek emniyet ve huzuru te'min etti.
Bu hadiselerin peşinden Mekke fethine katıldı.
Daha sonra hicretin sekizinci senesinde Ocak ayı sonlarında meydana gelen Huneyn gazasına da iştirak eden Ebu Katade, bu muharebede bir ara görülen bozulma sırasında, çok büyük kahramanlıklar göstermiş ve bu yüzden de herkesin takdirini kazanmıştı.
Ebu Katade, Tebük gazvesinde de bulundu.
Veda Haccına Resul-i Ekremle birlikte gittiler. Medine'ye dönünce Resul-i Ekrem ahirete teşrif buyurdular.
Resul-i Ekrem'den sonra Hulefa-i Raşidin devirlerini de gördü.
Bu zaman zarfında Medine-i Münevvere'de kaldı.
Hz. Ali'nin devrinde kendisi için Mekke valiliği düşünülmüş, ancak yerine Kasem İbn. Abbas tayin edilmiştir.
Valilik olmayınca Hz. Ali'nin yanında kaldı.
Haricilerle yapılan Nevrevan muharebesine katılarak, Hz. Ali'nin piyade kuvvetleri kumandanlığını yapmıştır.
Ebu Katade, Resul-i Ekrem'in mübarek sohbetinde yetişip feyz aldı.
170 civarında hadis-i şerif rivayet etti.
Hz. Ebu Katade, İslam kardeşliğini, yaşayışı ile bilfiil gösteren mübarek bir sahabidir.
Ashab-ı kiram, Resulullah'ın (s.a.v.) etrafında pervane olmuşlar, onun her sözünü, her hareketini ve tavrını kendilerinden sonrakilere titizlikle, emanet eda eder gibi aktarmışlardır.
Katade'nin rivayet ettiği bazı hadis-i şerifler
''Salih rü'ya Allah'ü Te'aladan'dır,
Kötü rüya, şeytandandır.
Kim sevmediği bir rü'ya görürse, sol tarafına üç defa tükürsün.
şeytandan da Allah'ü Te'ala'ya sığınsın.
Böylece, o kötü rü'ya kendisine zarar vermez.''
