Dinimizde dilenmenin hükmü...
Dinimizde, bir günlük yiyeceği bulunan kimsenin dilenmesi haramdır.
Hiç yiyeceği bulunmayıp, sağlam,
çalışacak, ticaret edecek halde olan kimsenin de,
yiyecek, içecek veya bunları almak için para istemesi, dilenmesi haramdır.
Ancak istemeden verilen malı alması caizdir.
Aç veya hasta olanın yiyecek istemesi gerekir.
Bir günlük yiyeceği olup da çalışabilecek haldeki kimse, ilim öğrenmekle veya öğretmekle meşgul ise, yiyecek istemesi caiz olur.
''Parasını harama sarf edene ve israf edene sadaka verilmez.''
Camide cemaat arasında dolaşarak dilenmek haramdır. (Redd-ül Muhtar)
Görüldüğü gibi, İslamiyet'te, eli ayağı tutup da çalışabilenlerin dilenmesi haramdır.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki;
''Çalışmayıp kendini sadaka isteyecek hale düşüren, 70 şeye muhtaç olur.''
(Tirmizi)
''Muhtaç olmadan dilenen, ateş koru yutan kimse gibidir.'' (Beyheki)
''Mal biriktirmek için dilenen, ateş koru dilenmiş olur.'' (Müslim)
''Kendisinin veya çoluk çocuğunun katlanamayacakları bir ihtiyacı yok iken,
dileneni Allah'ü Te'ala ummadığı yer ve zamanda muhtaç eder.'' (Beyheki)
''Dilenci, dilenmekteki vebali bilseydi,
hemen dilenmekten vazgeçerdi.''
(Taberani)
''Gerçek yoksul, ihtiyacını karşılayacak bir şeyi olmayan, hatırlanmadığı için sadaka verilmeyen, kendisi de kalkıp kimseden bir şey istemeyen kişidir.'' (Buhari)
''Şu üç şey için yemin ederim;
Sadaka vermekle asla mal eksilmez.
Öyle ise, sadaka verin!
Zulüm gördüğü şahsı, Allah rızası için affeden,
dünya ve ahirette aziz olur.
Öyle ise, affedin!
İsteme kapısını açana da, Allah'ü Te'ala fakirlik kapısını açar.'' (İ.Ahmed)
Dilenmekteki ölçü:
Dilencinin önünde bir günlük yiyecek parası varsa, ona bir şey vermek caiz olmaz.
Her gün az da olsa sadaka vermelidir.
Bir ay bekleyip de daha çok vereyim diyerek sadakasız gün geçirmemelidir.
Bilal-i Habeşi hazretleri, misafirlerine ikram etmesi için Resulullah efendimize vermek üzere en iyi hurmalardan bir yığın hurma ayırmıştı.
Bir gün Peygamber efendimiz, Hazret-i Bilal'in evine gelip bu hurmaları görünce, bunların ne olduğunu sordu.
Hazret-i Bilal de; ''Bunları misafirlerinize ikram edesiniz diye size vermek üzere sakladım, '' dedi. Peygamber efendimiz buyurdu ki;
Bunların Cehennemde duman olmasından korkmuyor musun? Ya Bilal bunları infak et,
azalır diye korkma! (Bezzar)
***
İstanbul'un birçok semti dilencilerle doldu:
Ortadoğu ülkelerinin uğradığı işgal, zulüm ve işkence sonucu İstanbula gelen aileler, çocuklar, dilenmeyi adeta kendilerine sanat edinmişler.
Elbetteki devletimiz, Belediyelerimiz, hayırsever vatandaşlarımız bu insanlara gerekli yardımı yaptığından eminiz.
3 ile 8-10- 12 yaş arası çocuklar dilendiriliyor.
Mecidiyeköy, Avcılar arası Metrobüslerde Metrolarda üstgeçitlerde ellerinde selpakla dolaşarak,
yolcuları rahatsız ettikleri gibi, kendi hayatlarını da tehlikeye atmaktan sakınmıyorlar.
Özellikle yolcu hanımların ayakkabılarını öperek, boynunu bükerek, topladıkları paraları,
takipçileri olan kişiler, her iki saatte gelerek,
topluyor ve gizleniyorlar.
Ben şahsen bu olayı Küçükçekmece Beşyolda müşahade ettim.
Birde kendisi Türk olupta, yabancıymış gibi davranan toplayıcıları da aynen müşahade ettim.
Yetkililerimizin bu olaylara son vermesini,
gerçek ihtiyaç sahiplerinin gözetilmesi, hem kendileri için hemde güzel İstanbulumuz için hayırlara vesile olacağı düşüncesindeyim...
