24 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Kadı Burhanettin...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Türk devlet adamı ve Divan Edebiyatı şairi.

Kadı Burhaneddin, 1345 yılında Kayseri'de doğmuştur. 

Kadı Burhaneddin'in asıl adı, Ahmed olup,  

babası Kayseri kadısı Şemseddin Mehmed'dir. 

1365 yılında kadı olan Burhaneddin Ahmed,  

sülalenin Kayseri'de kadılık yapan en son ferdidir.

Babasının ölümü üzerine yirmi yaşlarında Haleb'e gelen ve burada bir yıl ilmi çalışmalar yapan Kadı Burhaneddin,  

1364 yılında Kayseri'ye dönmüş, bir yıl sonra, yirmi bir yaşında iken Eratnaoğlu Mehmed tarafından Kayseri kadılığına getirilmiştir. 

Kadılığı sırasında adalete önem vermesinden dolayı halk arasında sevilmiş ve kısa zamanda memleketin her tarafına adını duyurmuştur. 

1381 yılı sonunda hükümdarlığını ilan eden Kadı Burhaneddin, 18 yıl hüküm sürmüş ve 1398 yılında Akkoyunlu Türkmenlerinden Karayülük Osman Bey tarafından ani bir baskında öldürülmüştür.

Kadı Burhaneddin, Oğuz Türkçesinin yanında Doğu Türkçesine de hakimdir. 

Şiirlerinde, eski Anadolu Türkçesiyle birlikte Azeri ve Doğu Türkçesinin özellikleri de görülür. 

Ancak, o dönemde Osmanlı Türkçesi ve Azeri Türkçesi henüz kesin çizgilerle birbirlerinden ayrılmamıştır. 

Farsça tamlamalara çok az da olsa şiirlerinde yer vermiştir.

Kadı Burhaneddin, İran şiirine ait mazmunları geniş ölçüde Türk şiirine getirmiş ve sık sık cinas ve tevriye sanatları yaprak Türkçenin dil ve ifade imkânlarından yararlanmıştır.

Kelime hazinesi çok geniş olan ve dili ustaca kullanan şair, şiirlerinde taklidi seslerden ve tekrarlardan yararlanarak vermek istediği mesajı daha kuvvetli hissettirmeye çalışmıştır.

Kadı Burhaneddin'in pek çok gazelinin matlası cinaslıdır. 

Özgün benzetmeler yapan şair, daha çok beş ve yedi beyitten oluşan gazeller yazmıştır. Mazmunları kullanma açısından Kadı Burhaneddin çok usta bir şair olduğu gibi, yeni buluşlar da yapmıştır.

Kadı Burhaneddin, şiirlerinde daha çok aşktan, şaraptan, eğlenceden hoşlanan realist ve ihtiraslı bir insanın dünya zevklerini, sevgilinin güzellik unsurlarını işlemekle birlikte, tasavvufun düşünce ve mecazlarına da yer vererek bunları en ince şekilde ele almıştır.

Kadı Burhaneddin'in şiirlerinde, mücadelelerle geçen hayatından izler görmek mümkündür. 

Onun yaşadığı olayların etkisiyle kaleme aldığı şiirlerinde, realist olduğu kadar savaşçı, cesur ve haşin yapısı kendini gösterir.

Şairin Türk halk şiirinde olduğu gibi cinaslı kafiyelere fazlaca yer verdiği tuyuğları da bulunmaktadır. 

Çoğu tasavvufi olan ve sade bir Türkçe ile yazılan bu tuyuğların bazıları ise, cinassızdır. 

Kadı Burhaneddin'in yazdığı tuyuğlar ve yaptığı cinaslı kafiyeler, onun milli zevke bağlı olduğunu gösterir.

Özellikle satranç ve ok üzerinde çok duran, iktibaslara çok az yer vermiştir. 

Şiirlerinde mahlas kullanmayan iki şairden biridir, diğeri Kemal Paşazade'dir.

Kaside nazım biçimini hiç kullanmamıştır. 

Mürettep divan kasidelerle başlar ama Kadı Burhaneddin Divan'ı bu anlamda istisnadır.

Divan; Bu divanın çok büyük bir bölümü gazellerden oluşmaktadır. 

14. ve 15. yüzyılda yazılmış en büyük ve en hacimli divandır. Klasik divan tertibine göre düzenlenmemiş olan Divan'da, önce gazeller sonra rubailer ve tuyuğlar sıralanmıştır. 

Türk şiirinde bu şekilde hacimli bir divan ancak,  

16. yüzyılda Zati ile görülecektir.

İksirü's-Sa'adat fi-Esrari'I-İbadat; 

Dini bir içeriğe sahiptir, Arapçadır ve mensurdur.

Tercihu't-Tavzih; Dini bir içeriğe sahiptir Arapçadır ve mensurdur.

***

''Er odur Hak yoluna baş oynaya

Döşekte ölen insan senin babandır''

 

Gazel:

Gönülüme ben didüm ki kandesin

Gamzesinün oklarıyla kandesin

Gisusiyle bende düşdüm dir gönül

Didüm ana nola çünki bendesin

N'ola öpdüm gözüme sürdüm seni

Sen dahi alemde bir turvendesin

Bendesin sen bendeyim ben tapuna

Bendeyim ben nice ki sen bendesin

Gözlerüm giryan ü biryandur gönül

Leblerüm şekker özün pür-handesin

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *