05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Ak Değil Kara Günler...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

TÜRKİYE, 7 yıldır AKP'nin uygulamaları nedeniyle kara günler yaşıyor. Türk halkı sıkışınca ''İyi ki Ankara'da hakimler'' var'' diye ''oh'' çekerdi. Erdoğan ve AKP yandaşı Anayasa Mahkemesi'nin Başkanı Haşim Kılıç sayesinde yüksek yargı da 2009'a kaosla girdi. Bakın AKP'nin devr-i iktidarında neler oldu:

AB İÇİN HER YOL MÜBAH

YIL 2002:AKP iktidara gelir gelmez AB'nin 12-13 Aralık 2002'de yapılacak Kopenhag Zirvesi için çalışmaya başladı. Bırakın başbakan olmayı, henüz milletvekili bile olmamasına karşın, Erdoğan ülke ülke gezerek Türkiye'nin AB üyeliği için destek istedi. Tabii bu destek karşılığında, AB'nin istediği tüm uyum yasalarını

geçireceği sözünü verdi. Erdoğan, Roma'da Berlusconi'yi ziyaretinde orucunu bile bozmaktan kaçınmadı. ''AB üyeliği için gereken her şey yapılır'' diyerek AB'cilik bayrağını devralan Erdoğan, en büyük ilgi ve desteği Yunanistan'dan gördü. Yunanlılar'ın ''Şahin olmayan ilk Türk'' diye açıktan desteklediği Erdoğan, Atina'da sevgi gösterileriyle karşılandı ve konuşması Yunan TV'lerinde canlı yayımlandı.  

YIL 2003: ERDOĞAN, bunları yaparken, kendi kendini affeden Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, hayali ihracattan yargılanırken bakan olunca ilk iş olarak yargılandığı davayı düşürecek bir vergi affı hazırladı.

AB ve ABD'yi arkasına alan AKP, 2003 yılından itibaren programının temel maddelerinden biri olan orduyla mücadeleye hız verdi. Ordu harcamaları Sayıştay denetimine sokulmak istendi. YAŞ kararlarına şerh koymak AKP iktidarlarında gelenek haline geldi.19 Temmuz 2003'te yabancılara toprak satışını mümkün kılan yasa çıkarıldı. Bu yasanın çıkmasının ardından özellikle verimli GAP bölgesi toprakları ve turistik sahil şeridinde yoğun toprak alımlarına rastlandı. Bir iddiaya göre, AKP iktidarı boyunca madenler dahil, topraklarımızın yüzde 13'ü yabancıların eline geçti.

Türk tarihinin belki de en utanç verici olayı gerçekleşti. ABD askerleri K.Irak'ta 11 askerimizi tutuklayıp başına çuval geçirdi. AKP, olayı ufak bir kınamayla geçiştirdi. Türk Milleti bu olayı hiçbir zaman unutmadı ve ABD düşmanlığı yüzde 90'lara vararak dünya çapında en yüksek orana ulaştı.

Silah bırakan tüm teröristlere af imkânı veren geniş kapsamlı bir af yasası çıktı. Yasayla PKK'ya darbe vurulmadı, aksine bölücü terör artmaya başladı.

Fener Rum Patriği Bartholomeos, ısrarla Heybeliada Ruhban Okulu' nun açılmasını istiyor. Adeta Türk düşmanı papaz yetiştirme okulu olan Heybeliada'nın açılması, yıllardır hiçbir iktidar tarafından kabul edilmedi. İlk kez AKP, açılabileceğini söyledi. Özellikle Abdullah Gül, bizzat Bartholomeos'la görüşerek açma sözü verdi.

ERMENİLER'E UZLAŞMA ÇAĞRISI

YIL 2004:. ERDOĞAN, Ermeni meselesinde de uzlaşma çağrıları yapmaya başladı. Ermeni meselesinin özü sanki bir tarih sorunuymuş gibi, Ermeni tarihçilerine beraber çalışma çağrısında bulundu. 29 Ekim 2004'te, yani cumhuriyetin 81. kuruluş yıldönümünde Abdullah Gül ve Erdoğan, AB Anayasası'na imza koydular. Üstelik Haçlı Seferleri düzenlemiş Türk düşmanı

Papaz X. Innocentius'un heykeli önünde.

YIL 2005: AKP iktidarı döneminde Türkiye en büyük özelleştirmeleri yaşadı. Devletin en büyük kuruluşları peşkeş çekildi.

Ermeni tezlerinin savunulacağı Ermeni Sempozyumu mayıs ayında gerçekleşecekti; ancak büyük tepki toplamış ve yasaklanmıştı. Bizzat Erdoğan'ın himayesiyle sempozyuma izin çıktı.

Şemdinli olaylarının peşi sıra Hakkari'ye giden Erdoğan, Türkiyelilik kavramını yeniden tartışmaya açtı.

SON PİŞMANLIK FAYDA ETMEZ

YIL 2006: ERDOĞAN, Mersin'de "İki senedir anamız ağlıyor" diyen çiftçiyi azarlayarak kovdu: "Ananı da al git!" Bu sözleri Türk Milleti hiçbir zaman unutmadı. Eylemlerde "Anamı da aldım geldim!" ve "Tayyip, ananı da al git!" sloganları atıldı

Erdoğan, PKK'ya silahı bırakıp masaya oturma çağrısı yaptı.

"Artık şehit cenazesi görmek istemiyoruz!" diyen şehit yakınını Erdoğan böyle tersledi: "Askerlik yan gelip yatma yeri değil!"

YIL 2007: HRANT Dink'in öldürülmesinin ardından sokaklar ''Hepimiz Ermeniyiz'' dövizleriyle yürüyenler tarafından işgal edildi. AKP, Türk Milletinin büyük tepki gösterdiği bu slogana sahip çıktı.

Erdoğan'ın oğlu Burak'ın 2 milyon dolara gemi aldığı ortaya çıktı.

AKP iktidarı döneminde ekonominin tüm alanlarında tam bir yabancı sermaye saldırısı yaşandı. Bankacılık sektörünün dörtte biri, sigortacılığın neredeyse tamamı, telekomünikasyon sektörünün yarısından fazlası AKP döneminde yabancı sermayeye devredildi.

VE 2008:KAPATMA davası açıldı .7 yıllık dönemde olduğu gibi Erdoğan, yine herkesi suçlamaya başladı. Türkiye, 2009'a ise Erdoğan'ın öncülük ettiği yüksek yargıdaki tartışmalarla girdi.

Kürtçe TV yayın hayatına başladı. Sırada Ermenice TV var.

Yerel seçimler için sandık başına gittiğinizde bu 7 yılı iyi hatırlayın. Çünkü son pişmanlık fayda etmez.

''2009 hayırlara vesile olsun'' demek istiyorum ama göstergeler pek de hayırlı değil.

Peki siz ne diyorsunuz?

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *