05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

ÜMMÜ RAFİ...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Hz. Peygamber’in âzatlı kölesi Ebû Râfi‘in hanımı olup adı ve künyesi dışında nesebine dair bilgi yoktur. Selmâ’nın önceleri Safiyye bint Abdülmuttalib’in hizmetçisi iken daha sonra Hz. Muhammed’in hizmetine geçtiği  veya Hz. Peygamber’e annesinden miras kaldığı zikredilmektedir. Birçok kaynakta Safiyye’nin câriyesi Selmâ ile Resûl-i Ekrem’in câriyesi Selmâ’nın aynı kişi olduğu kabul edilmekte, bunlardan ilkini Ebû Râfi‘in annesi, ikincisini onun hanımı diye gösteren kayıtlar İbn Hacer tarafından eleştirilmektedir. Bedir Gazvesi’nden sonra Medine’ye hicret eden Ebû Râfi‘, Abbas b. Abdülmuttalib Müslümanlığını ilân edince Resûl-i Ekrem kendisini âzat etti ve câriyesi Selmâ ile evlendirdi. Bu evlilikten Râfi‘, Hasan, Ubeydullah (Abdullah), Mu‘temir (Mugīre), Ali ve Selmâ adlarında altı çocukları doğdu. Bazı kaynaklarda Zeyneb ve Abdurrahman isimli iki çocuklarının daha olduğundan bahsedilirse de Abdurrahman’ın oğulları değil torunları olması ihtimali daha kuvvetlidir. Çocuklarından Ali’nin adı Hz. Peygamber tarafından verilmiş. Ubeydullah’ın soyundan birçok hadis râvisi gelmiştir. Ümmü Râfi‘, hem Resûl-i Ekrem’e ve ailesine hizmet etmesi hem de ebelik ve hemşirelik yapmasıyla meşhurdur. Hz. Peygamber’in bütün çocuklarının ebesi ve sütannesi olmuştur. Hz. Fâtıma’nın çocuklarının ebesi de odur.

Rivayete göre Ümmü Râfi‘ bir gün namaz kılarken yellenen kocasını tekrar abdest alması için uyardığını, onun da bu yüzden kendisini dövdüğünü söyleyerek Hz. Peygamber’e şikâyette bulunmuş, bunun üzerine Hz. Peygamber gülmüş ve Ebû Râfi‘e, “Eşin sana iyiliği tavsiye etti” buyurmuştur . Resûl-i Ekrem’in vahiy yoluyla Zeyneb bint Cahş ile evlendirildiğini Zeyneb’e müjdeleyen de Ümmü Râfi‘dir. Hz. Fâtıma’nın vefatı sırasında Ümmü Râfi‘ yanında bulundu, onun teçhiz ve tekfin işlerinde görev aldı. Ancak Hz. Fâtıma’nın öldüğü gün Ümmü Râfi‘in yardımıyla gusül abdesti alıp yeni elbiselerini giyerek ruhunu teslim ettiği, cenazesinin yakılmasını istediği için bu şekilde defnedildiği yolundaki rivayet zayıf görülmüş, Hz. Fâtıma’nın cenazesinin Hz. Ali, Esmâ bint Umeys ve Ümmü Râfi‘ tarafından yıkandığına dair haber sahih kabul edilmiştir (İbn Kesîr). Ümmü Râfi‘in ölüm tarihi bilinmemekle beraber Resûlullah’ın vefatından sonra bir müddet yaşadığı anlaşılmaktadır. Nitekim Hz. Hasan ve Abdullah b. Abbas gibi genç sahâbîlerin ondan Hz. Peygamber’in sevdiği bir yemeği yapmasını istemeleri üzerine, “Evlâtlarım, siz bugün o yemekleri beğenmezsiniz” demesi, Resûl-i Ekrem’in vefatının ardından uzunca bir süre yaşadığına ve Medine’nin sosyal şartlarının değiştiğine işaret etmektedir. Resûlullah ile Hz. Fâtıma’dan rivayetleri bulunan Ümmü Râfi‘den torunları Ubeydullah b. Ali ile Abdurrahman hadis nakletmiştir. Ondan gelen rivayetlerin bir kısmının tıbba dair oluşu ebelik ve hemşirelik yapmasıyla ilgili olmalıdır. Taberânî, Ümmü Râfi‘den nakledilen ikisi mükerrer on üç rivayete yer vermiştir. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *