Hz. Ali Efendimizin Devlet Yöneticilerine Genelgesi...
Devlet yönetici ve memurlarının nasıl davranmaları gerektiği
konusunda şu yönetmeliği hazırlamıştı.
1. Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin. Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın .
2. Müslüman olsun olmasın herkese eşit davranın. Müslümanlar kardeşleriniz, müslüman olmayanlar ise, sizin gibi bir insandır.
3. Affetmekten utanmayın. Cezalandırma da acele etmeyin. Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin .
4.Taraf tutmayın, bazı insanları kayırmayın. Bu tür davranışlar sizi zulme ve despotluğa çeker.
5. Memurlarınızı seçerken zalim yöneticilere hizmet etmemiş ve devletin suçlarından ve zulümlerinden sorumlu olmamış bulunmalarına dikkat edin.
6. Doğru, dürüst ve nazik kişileri seçin ve çıkar ummadan ve korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.
7. Atamalarda araştırma yapmayı ihmal etmeyin.
8.Haksız kazanç ve ahlâksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyin.
9. Memurlarınızın hareketlerini kontrol edin ve bunun için güvendiğiniz samimi kişileri kullanın.
10. Mektup ve müracaatlara bizzat kendiniz cevap verin.
11.Halkın güvenini kazanın ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırın .
12.Hiç bir zaman vaadinizden dönmeyin.
13. Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin, fakat ihtikâr, karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin.
14.El işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır, hayat standardını
artırır.
15.Tarımla uğraşanlar devletin servet kaynağıdır ve bir servet gibi
korunmalıdır.
16. Kutsal görevinizin yoksul, sakat ve yetimlere bakmak olduğunu hiç
aklınızdan çıkarmayın. Memurlarınız onları incitmesin, onlara kötü davranmasın. Onlara yardım edin, koruyun ve yardımınıza ihtiyaç duydukları
her zaman huzurunuza çıkmalarına engel olmayın .
17. Kan dökmekten kaçının, İslâm'ın hükümlerine göre öldürülmesi gerekmeyen
kimseleri öldürmeyin.
Hz. Ali Efendimiz, bütün bu emirleri kendi nefsinde eksiksiz uygulayan bir halifeydi.
Beş yıllık halifeliği çok önemli olaylar, savaş ve sıkıntılarla geçti.
Fitnelere karşı sonuna kadar doğru yoldan sabırla mücadele etmek istedi, sonunda şehid oldu.
Hz. Ali İslâm'ın bütün güzelliklerine vakıftı. Çünkü o, Resulullah'ın daima yanında bulunmuştu. Vahiy kâtibiydi, hâfız, müfessir ve muhaddisti. Hz.Peygamber'den beş yüzden fazla hadis rivayet etti. Hz. Ali'nin, Hz. Fâtıma'dan Hasan, Hüseyin, Muhsin adlı oğulları ve Zeynep, Ümmü Gülsüm adlı kızları oldu. Hz.Ali âbid, kahraman, cesur, iyilikte yarışan, takva sahibi ve son derece cömertti. Medine'de müslümanların durumu düzeldikten sonra, Hz. Ali de bir hizmetçi almaya karar verip, Resulullah'a gitti. Resulullah kızıyla
damadının arasına girerek: "Ben size hizmetçiden daha hayırlısını haber vereyim.Yatarken otuzüç kere Allah'ü Ekber, otuzüç kere Elhamdü'lillah,
otuzüç kere de Subhanallah deyin" buyurdu. Yine bir gün yiyecek çok az yemekleri olan Hz. Ali ile ailesi sofraya oturdukları sırada kapılarına bir dilenci geldi, onlar da yemeği dilenciye verdiler. Ertesi gün gelen bir yetime, üçüncü gün gelen bir esire yemeklerini verdiler. Bu olay üç gün sürdükten sonra şu ayet-i kerime indi: "şüphesiz en iyiler mizacı kâfur olan bir tastan içerler. Allah'ın kullarının taşıra taşıra içeceği bir kaynak.
Adağı yerine getirirler ve şerri yaygın olan bir günden korkarlar. İçleri çektiği hâlde yiyeceği, miskine, yetime ve esire yedirirler. 'Biz sizi ancak
Allah'ın rızası için doyuruyoruz, sizden bir karşılık ve teşekkür
beklemiyoruz. Doğrusu biz oldukça asık suratlı zorlu bir günden dolayı Rabbımızdan korkuyoruz' derler. Allah da bu günün şerrinden onları korur.
Onlara parlaklık ve sevinç verir." (İnsan, 5/11)
Hz. Ali Efendimiz, bu ümmetin en ileri gelenlerinden biri olarak, İslâm'ın bize kadar gelmesinde büyük rolü olan sahabelerdendir .
