İftar çadırları kurulmaya başlandı

Yüce Türk Milletin'in güzel adetlerinden biride; ''her sene olduğu gibi bu senede sür'atle iftar çadırlarını kurmasıdır.'' Beyazıt meydanına kurulan dev çadırlarda kimler iftar etmeyecek ki... Fakirler, yosullar, ülkemizi ziyarete gelen misafirler ve daha niceleri...! Bu güzel adet, sadece güzel yurdumuzda güzel insanlarımızın gayretleri, zenginlerin de ihsanı olarak, kurulmaktadır. Ben, şimdiden bu güzel örf ve adete emeği geçen insanlarımıza, Belediye Başkanlarımıza ve yardımını esirgemiyen zenginlerimize gönülden teşekkürü borç biliyorum. Allah, hayırlarınızı şimdiden kabul buyusun.

Peygamber efendimiz şöyle byuruyor:

"Kim bir Müslüman kardeşine iftar vakti yemek yedirirse, onun sevabi kadar da kendisine sevap yazılır. Yemek yedirdiği kimselerin sevabından da hiçbir şey eksilmez."(Tirmizi)

Allah Rasulü, ''sofralarımızda yetimlere, yoksullara ve salihlere yer açmamızı tavsiye ediyor bize.''

Maddi durumu iyi olanlar için, misafire ikram edilen yiyeceklerin çok ve çeşitli olması rahmettendir. "Yemeğinizi iyi insanlar yesin"

Bir kardeşimizin iftar davetine gidip, yiyip içtikten sonra ona dua etmek de efendimizin sünnetidir.

Abdullah İbn Zübeyr (ra)'nın anlattığına göre, Efendimiz, Sa'd İbn Muaz'n evinde iftar yapmış ve onlara şöyle dua etmişti:

"Yanınızda hep oruçlular iftar etsin. Yemeğinizi iyi insanlar yesin. Melekler de size dua ve istiğfarda bulunsun." (Müsned)

Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ramazan ayında kim helal kazancından bir oruçluyu iftar ettirirse, Ramazan'ın bütün gecelerinde melekler ona dua eder ve Kadir Gecesinde Cebrail onunla musafaha eder. Cebrail kiminle musafaha ederse, onun kalbi incelir ve gözlerinin yaşı çoğalır." Ravi der ki:

Ya Resûlullah! ''Oruçluyu iftar ettirecek bir şeyi yoksa ne yapacak? Bana bildir" dediğimde: "Bir avuç yiyecek de yeterlidir" buyurdu. Ben, "Bir lokma ekmek de bulamazsa?" deyince: "Birazcık su ile karıştırılmış süt ikram eder" buyurdu. Ben, "Yanında o da yoksa?" deyince. Allah Resulü: "Bir içim su" buyurdu. Ramazan ayı girince meleklerin oruç tutanlara dua ettikleri konusunda Hz. Ali efendimiz, şu hadisi rivayet eder: Yüce Allah, Arş'ın taşıyıcısı olan meleklere şu emri verir: "Haydi kendi tespihlerinizi bırakın artık, Muhammed ümmeti için istiğfarda bulunun!" (Râmuzu'l-Ehâdîs)

Ebu Hureyre rivayet ediyor: Peygamber Efendimiz, buyurdular ki: "Üç kişi vardır ki; duaları reddedilmez mutlaka kabul edilir; Oruçlunun iftar vakti yaptığı dua, Adaletle hükmeden hükümdarın duası ve mazlumun duası bedduası. Allah mazlumun duasını hemen katına yükseltir. Ona sema kapıları açılır. Allah Te'âlâ o mazluma hitabederek: "İzzetim hakki için vakit uzasa da, sana yardım duanı mutlaka kabul edeceğim." Buyurur. (İbn Mace).

1- Adaletle hükmeden hükümdar.

2- Allah'a ibadet işinde yetişen genç.

3- Kalbi mescide camiye bağlı olan kimse.

4- Allah için birbirlerini seven, O'nun için bir araya gelip, O'nun için ayrılan iki kişi.

5- Güzel bir kadın tarafından davet edildiginde, "Ben Allah'tan korkarım" deyip o daveti kabul etmeyen kimse.

6- Sadakayı öyle gizli veren kimse.

7- Kimselerin bulunmadığı, tek başına Allah'ı zikrederken gözlerinden yaş boşanan kimse. (Sahih-i Buhari)

Cenab-ı Allah, tutacağınız oruçları ve yapacağınız hayırlar kabul buyursun.