Pişmanlık duygumuz...

DÜNYA, bir imtihan masası. Öyle bir imtihan ki, akıllı imanlı, insanlar, imtihanı kazanıyor. Hep konuşurken birbirimize şunu söyleriz; ''keşke''

şu işi öyle yapmasaydım, keşke daha önce veya daha sonra yapsaydım, gibi sözler konuşuruz.

Bu gibi sözcükleri bizler babamız ve ya büyüklerimizden duyardık. Bizlerde onlar gibi olduk. Bende aynı keşkeleri kullanıyorum, ancak hiç bir faydası olmadığı gibi nefsimizi derin hüzne bağlıyor. Eşi ile geçinemeyen insan, keşke seninle evlenmeseydim, der. Çocuğu olmayan insan, yine aynı ve çocuğu olupta cocuğun'dan eza ve cefa çeken baba da keşke der...

Peygambe Efendimiz (s.a.v) insanları uyarıyor; ''Sakın! ''Keşke'' demeyin!

Büyük Sahabi Hz. Ebu Hüreyre anlatıyor: Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurdu: ''Kuvvetli iman, azim, teşebbüs kabiliyeti bakimindan güçlü mü'min, zayif mü'minden Allah'a daha sevimlidir. Her birinde hayır vardır. Senin için her iki dünyada faydalı olan şeylere rağbet et; Allah'tan yardım iste, âcizlik tembellik gösterme! Şayet başına bir musibet gelirse; ''eğer şöyle yapsaydım, şöyle şöyle olurdu veya; keşke şöyle yapsaydım, o zaman şöyle şöyle olurdu'' şeklinde bir şey söyleme! Bilakis şöyle de; ''Bu Allah'ın takdiridir, O neyi isterse onu yapar.''

Çünkü, ''eğer, şayet, keşke'' kelimesi şeytanın işine yarar iş yapmasına kapı açar. (Müslim)

Bu hadisin ifadesinden de anlaşılacağı gibi, şeytana iş yapma imkânı veren ''Eğer, şayet veya keşke'' kelimesinin ifade ettiği hususun kaderle yakın ilişkisi vardır. Geçmişe ait olaylar birer vukuattır. Vukuat ise, birer mukadderattır. Kaderin birer yansımasıdır. Bu gerçeğe rağmen, şayet kişi ''Eğer şöyle yapılsaydı böyle olmazdı veya keşke şöyle yapılsaydı o zaman bunlar başımıza gelmezdi'' diye bir zihinsel hayıflanmaya başlarsa, şeytan zihnini bütün bütün karıştırır, içine vesvese verir. İnsan, kaderi inkâr edercesine işin vukuunu tamamen sebeplere bağlar. Bu husus, itikadî yönden zararlı olduğu gibi, işin sonucunu değiştirebilecek bir firsatı kaçırmanın teessüfünden bir moral çöküntüsü de yaşar. Zaten şeytanın yapmak istediği de budur.

Maazallah insanı intihara kadar da götürebilir.

Bu gibi durumlarda Allah'ın takdirine rıza göstermek, O'na inanıp boyun eğmek ve O, ne yaparsa hakkımızda güzelini yapar inancımızı sarsmamalıyız.

Aksi takdirde dünya hayatımız boşa gittiği gibi, ahiret hayatımızı da kaybetmiş oluruz.

Keşke'nin tek kullanılabileceğimiz husus varsa o da, kendi nefsimizi muhasenbemizdir. Nerede yanlış yaptım...?deyip, kendi geçmişini muhasebe ederek, vakit geçmeden tövbe istifar da bulunarak, ahiretmizi ma'mur etmeye çalışmalıyız. Keşkelerin peşine düşersek, içine düşeceğimiz vesvese bizi istenmeyen kötülüklere sürükleyebilir..