Cennet bahçeleri annelerimiz...
Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurmaktadır:
"Rabbin ondan başkasına ibadet etmemenizi ve anne babaya iyilik etmenizi emretmiştir. İkisinden birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara öf bile deme; onları azarlama onlara güzel söz söyle; onlara rahmet ve şefkat dolu tevazu kanadını ger.O'nlara alçak gönüllü ve şefkatli davran ve onlar hakkında dua edip şöyle de: ''Ey Rabbim, bunlar küçükken beni nasıl yetiştirip büyüttülerse, sen de onlara merhamet et, acı."
(İsra, 23-24)
Bir başka ayet-i kerimede şöyle buyurmaktadır:
''İnsana da, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi o'nu her gün biraz daha güçsüz düşerek karnında taşımıştır.O'nun sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur.İşte onun için insana şöyle emrettik: "Bana ve anne babana şükret. Dönüş banadır."
(Lokman Suresi, ayet 14)
Görüldüğü gibi anne ve babanın Hak Te'ala indindeki makamını ve onlara iyilik ve itaat etmenin önemini göstermektedir. O'nun için anne, babaya itaat etmek günah ve farz olan şeyler haricinde farzdır.
Bir gün bir kişi Resulullah'a gelerek, ya Resulullah, anne babanın evlatları boynundaki hakkı nedir? Efendimiz şöyle buyurdu:
"Onlar senin cennet ve cehennemindir."
Hz. Ali efendimiz, şöyle buyurmuştur: "Anne babaya iyilik yapmak en büyük farizadır."
İmam Sadık;
"Allah anne babaya iyilik etmeyi emretmiştir" ayetini şöyle açıklamıştır: "İyilik etmek onlarla iyi geçinmek ve ihtiyaçlarını ağız açıp istemeden yerine getirmektir..."
Resul-i Ekrem efendimiz şöyle buyurmuştur:
"Kim ömrünün uzamasını ve rızkının bollaşmasını istiyorsa, anne babasına iyilik etsin ve akrabalarına sılayı rahimde bulunsun."
Yine efendimiz (s.a.v):
"Kıyamet gününde iyilerin efendisi ölümlerin'den sonra anne ve babalarına iyilik yapan kimselerdir."
İmam Rıza; "Anne babaya iyilik etmek vaciptir; hatta müşrik olsa dahi. Elbette Allah'a isyan olan şeylerde onlara itaat edilmez."
Bir gün birisi Resulullah'a sorar: "Ben kime iyilik yapayım." Resulullah; "Annene" der. Sonra tekrar kime diye sorduğunda tekrar "Annene" der. Adam tekrar sorar; Resulullah tekrar "Annene" der. Adam tekrar sorunca Resulullah bu sefer "Babana" diye cevap verir.
Bir kişi Resul-i Ekrem'e gelerek;
"Ya Resulullah, ben çok kötü işler yapmışım, acaba benim tövbem kabul olur mu?'' ded. Resul-i Ekrem "Acaba annen veya baban yaşıyor mu? diye soruyor; o da "Babam yaşıyor" dedeyince, Resul-i Ekrem "Git ve ona iyilik et" buyurdu. Adam çıkıp gittikten sonra, Resul-i Ekrem yanındakilere dönerek şöyle buyurdu: "Keşke annesi olsaydı da ona iyilik etseydi; tövbesi daha çabuk kabul olurdu."
Yine Resul-i Ekrem'den (s.a.v) şöyle nakledilmiştir: "Cennet annelerin ayağı atındadır."
Bir başka hadiste:
"Annelerin ayaklarının altı, cennet bahçelerinden bir bahçedir" buyurmaktadır.
Evet: Senede bir gün anneler günü kutlamakla annelerimizin haklarını ödediğimizi zannetmeyelim.Ömür boyu onları sırtımızda taşısak, yinede onların hakkını ödiyemeyiz.
Ne mutlu o kişiye ki; Darül-ukba'ya yolculuğunda, anne ve babası ondan razı olarak, o yoculuğa alnının akı ile gidiyor. Selam o kişiye ki; anne ve babası ondan razıdır.
