Kılıçdaroğlu Nereye Koşuyor?

Bu satırlar,

Kocaeli Üniversitesi, İletişim Fakültesi 4.sınıfta okuyan bir öğrenciye, duyarlı bir TÜRK çocuğuna Sebahattin Aydın"a ait.

Maille bana ulaşmış.

Bakın neler diyor;

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gün Hakkâri'de öyle sözler söyledi ki; gözlerim açık kaldı.

Bu sözleri kendisine "Atatürk'ün partisi CHP'nin Genel Başkanıyım." diyen biri mi? söylüyor demekten kendimi alamadım.

Ne diyordu Kılıçdaroğlu;

"Yerel yönetimlerin özerklik şartını aynen kabul edeceğiz. Onlara özerklik vereceğiz.", "Belediye başkanlarını tutuklayacaksın, onların ellerini kelepçeleyeceksin, sıraya dizip fotoğraflarını çekeceksin...

Halkın iradesiyle seçilmiş belediye başkanlarının aylarca gözaltında tutulmasını istemiyoruz."

Yaşanılabilecek ve maruz kalınacak en büyük BRÜTÜS" operasyonu ile 'katakulli'ye getirilen Deniz Baykal'ın ardından,

CHP kadrolarının desteğini arkasına alarak! Genel başkan seçilen Kılıçdaroğlu, kısa süre sonra parti içindeki "Sert Atatürkçüleri" tasfiye yoluna gitti.

Parti Meclisi'nden daha birçok alana, Deniz Baykal'ın kadrolarının üstü tek kalemde çizildi. (Bahsettiğimiz bu kadro; Atatürk İlke ve Devrimleri'ne sıkı sıkıya bağlı, kırmızı çizgileri olan bir kadroydu.)

O zamanlar güç dengeleri değişiyor yorumları, bu değişime göre çok masum kaldı, sanırım.

Hakkâri mitingi gösterdi ki; değişen kadroları değil, CHP'nin sarsılmaz kimliği, Atatürkçülüğü, milliyetçiliğiydi!

AKP'yi, Demokratik Açılım! Zırvaları yüzünden sert bir şekilde eleştiren,

İzmir'de Atatürkçü, Karadeniz'de Milliyetçi, Hakkâri'de Kürtçü olan değerli Kılıçdaroğlu!

Siz hangi partinin başında olduğunuzu şaşırdınız sanırım!

Kürdistan Topluluklar Birliği Türkiye Meclisi (KCK/TM) Davası'ndan dolayı sanık durumundaki belediye başkanlarının koruyan bir parti zaten vardı,

Deniz Baykal avukattı ama Atatürkçü değerleri savunuyordu.

Siz avukat olmadığınız halde; avukatlık yüksek lisansınızı PKK'nın sivil yapılanmasını savunarak mı yapmayı planlıyorsunuz?

Bu son gelişmeler gösterdi ki; 12 Haziran seçimleri gerçekten dönüm noktası.

Kırmızı çizgileri değiştirilen bir Türkiye!

Çapulculara peşkeş çekilen, milli hassasiyetlerinden arındırılmış bir Türkiye!

Anasına, Atasına ihanet eden birileri! Onlarca parçalara bölünmüş bir Türkiye!

Yaşanılabilir bir Türkiye olur mu?

Onun için 12 Haziran gerçekten de çok önemli bir dönüm noktası;

" Uyan TÜRKİYE!".

***

Evet, gönül dostları,

Bu satırlar, pırıl pırıl,

Yarının gazeteci adayı bir TÜRK çocuğuna ait.

Beli ki siyasette olanlar,

Yarının Türkiye"si için atılan adımlar,

Onu çok rahatsız etmiş.

Vatanını seven her TÜRK çocuğunu rahatsız ettiği gibi,

Hepimizi rahatsız ettiği gibi.

Beyefendi,

AB"nin Özerk Yönetimler şartını kabul edecekmiş!

İyi de AB bunu bir yönetim şekli olarak uyguluyor.

Onlarda "ÖZERK" adı altında Türkiye"yi bölmeye çalışan,

Her fırsatta çift dillilikten,

Federasyondan,

Büyük Kürdistan bahseden,

Bölücü bir "TERÖRİST" yapılanma yok.

Avrupalı rahat.

Onların terörle mücadele gibi bir dertleri de yok!

Siyaset uğruna, üç beş oy uğruna,

Bu tür aymazlıkların içine girmek,

Türkiye"yi teröre teslim etmek çok yanlış.

Sayın Kılıçdaroğlu, KCK davasını hiç okumamış,

Ya da öyle davranıyor,

Adamlar kendi bağımsız yönetimlerini oluşturuyorlar,

Ondan bile haberi yok.

Zannederim, dostumuzun, talebelik yıllarında ki eski"DEV-SOL" ütopyaları depreşti,

Eşit paylaşımlı bir Türkiye istiyor!

Toprak bazında.

Ve bu noktada,

MHP"ye ahlaksızca,

Belden aşağı yapılan "KASET" saldırılarının amacı da belli oluyor,

"KASET" sabıkalı birilerinin, CHP"nin buna ses çıkarmamasının cinliği de anlaşıldı.

Vatan, millet, bölünmezlik, bayrak, TÜRK, diyen birileri mecliste istenmiyor.

Bu aşamada MHP"yi "TEK" geçmek gerekir.

Atatürk"ün Partisi de o,

Bozkurtların Partisi de o,

Türk"lerin Partisi de o.

En önemlisi "BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜN" PARTİSİ, MHP.

VE Sayın Kılıçdaroğlu,

Bu söylemleri ile o bölgede oy kazanabilir.

Ancak, unutulmaması gereken, CHP"ye oy veren,

Laik bir kesim var,

Atatürkçü Kemalist bir kesim var,

Asker var,

Çağdaş memur, polis, emekliler var.

Bunların "ÖZERK bir PKK yapılanmasına ne kadar?

Tahammül edecekleri merak konusu.

Sonuç olarak AKP tarafından çatırdatılan Türkiye"ye bir kazma"da,

Atatürk"ün partisinin liderinden geldi.

Çok da önemli değil…

Sabahattin gibi duyarlı TÜRK çocukları oldukça,

MHP gibi vatan toprağından bir tek çakıl taşını pazarlık konusu dahi etmeyen,

Bir MİLLİ Parti oldukça,

Birileri avucunu yalar.

Haydi, dostlar, vatan millet sevdalıları,

Her türlü oyunla kahpelikle bel altı vurularak hırpalanan MHP"ye gelin.

Gelin ki TÜRK"ÜN bir patisinin olduğunu herkes iliklerinde hissetsin.

Yarın çok "GEÇ" olmadan.