Kaplan ve Tramvay

Savulun…

Asla kaplanı,

Yani biz geliyoruz.

Büyüme oranlarımız müthiş…

Çin"i,

Rusya"yı,

Arjantin"i,

Hatta brezilya'yı solmamışız!

Dünyaya Adeta nal toplatıyoruz.

Dostlar dünya birinciyiz,

Daha ne isteriz, bunun ötesi yok

Bunlar güzel söylemler.

Bir TÜRK olarak eminim hepimizin gururunu okşatıyor,

Göğsümüzü kabartıyor.

Ama hakikaten öylemi?

Büyüyoruz,

Buna bir TÜRK olarak sevinmemek,

Gururlanmamak elde değil.

Ancak bazıları kağıt kalemi eline alarak müthiş büyüme rakamları yazarken,

Sağduyu sahibi birilerini de dinlememizde yarar var.

Çok kısa süre önce bir kredi ve derecelendirme kurumu TÜRK yatırımcılarını uyardı;

"Türkiye"nin cari açık problemi tehlike arz ediyor, hisse senetlerinizi satın ve kaçın" diye.

Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisine bu karalama yapılır mı?

Çok ayıp!

Öyle ya cari açığımızın bu ay ki haline bir bakın;

İthalatımız yüzde 43 artmış,

İhracatımız ise yüzde 21.

Yani bir aylık cari açığımız 11 milyar dolara yakın.

Bu ne demek?

Kazanmadan 11 milyar dolar fazla harcamışız demek.

Bunun için yabancı uzmanlar bizi uyarıyor.

Cari açığınız korkunç,

Ekonominiz ısındı,

Risk pirimizin 136"lardan, 175"lere yükseldi.

Lütfen dikkat,

Krize düşebilirsiniz.

İktidar kesimine sorarsanız bu iddialar gülünç.

Hatta kıskanıldıklarını iddia ediyorlar.

Keşke öyle olsa!

Kim ülkesinin zenginleşmesini, büyümesini istemez.

Belki de zenginleşiyoruz,

Ama zenginleşenler sokaktaki vatandaşlar asla değil.

Daha yukarıdakiler!

Sermayeyi tekelinde toplayanlar,

İktidar yandaşları,

Cemaat yandaşları,

Onlar hakikaten zenginleşiyorlar.

Tatillerini bile yatlarda geçirdiklerine göre ne demek istediğimizi siz daha iyi anlayın işte.

Yıllık cari açığımız yetmiş milyar dolarlara yelken açmış,

Özel sektör borçları 126 milyar dolarlar,

Yapılan gözle görülen bir yatırırımız yok,

İşsizlik oranlarımız yüzde 15"lerde.

Bir şehrimizde işe adam alınacak,

Alınacak kişi 1800,

Müracaat 180 bin.

Adam güneydoğu'da sebil niyetine bir şeyler dağıtıyor,

İnsanlar almak için birbirini eziyor.

Samsun"da açlıktan ölen çocuklarımız var.

Yeni büyüme rakamları ile

Kişi başı milli gelirimiz 16 bin lira olmuş.

Hesaba vurursak, yurt insanımızın kişi başına bu gelirden 593 lira ekstra gelir elde etmesi gerekiyor.

Bu nerede,

Emeklimiz Temmuz maaş artışı 20lira.

SSK, Bag-KUR, emeklileri hala 500-800 arasında değişen maaşları ile ölmeden sürünerek yaşam mücadelesi vermeye çalışıyorlar.

Emekli öğretmenlerimiz hala semt pazarları bittikten sonra akşamları,

çer çöp arsında "ARTIK" meyve, sebze arıyorlar.

Ve gönül dostları biz zenginleşiyoruz(!)

Asya'nın kaplanı oluyoruz(!)

Bırakın bu işleri yahu.

Tekerlememede bir kaplan vardı,

Onun da kuyruğunu tramvay çiğnemişti.

Bizim işimiz öyle bir şey olsa gerek.

Özetle birileri zenginleşiyor dostlar,

Ama o biz değiliz,

Kim olduğunu merak ediyorsanız,

Onu da hükümet ve yandaşlarına sorun, .