Bal, Her Derde Şifadır...
Peygamber Efendimiz (S.A.V)'e bir adam gelerek; ''Kardeşimin karnı ağrıyor, bir rivayete göre de, Kardeşim ishal oldu, '' der. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (S.A.V); ''Bal şerbeti içir'', buyurmuştur. Adam ikinci ve üçüncü defa gelip hastalığın geçmediğini söyleyince Peygamber Efendimiz yine; ''Bal şerbeti içiriniz, '' demişti.Tekrar gelerek; ''İçirdim fakat ishali ve ağrısı geçmedi, '' deyince Hz. Peygamber; ''Allah sözünde doğrudur fakat kardeşinin karnı yalancıdır, '' buyurdu.
Efendimiz (S.A.V)'in ''Allah sözünde doğrudur." buyurması, Cenab-ı Allah'ın şu âyetine işarettir:
"Onların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet bal çıkar. Onda insanlar için bir şifa vardır."
(Nahl -69)
Efendimiz (S.A.V)'in bal hakkındaki anlattıklarını şöyle açıklayabiliriz: ''Bahsedilen olayda adamın karın ağrısı fazla yemekten doğan hazımsızlıktandır. Peygamber Efendimiz (S.A.V), mide ve barsakların kıyı ve köşelerinde birikmiş olan fazlalıkları dışarıya atması için bal içmesini emretmiştir, zira bal mideyi temizler ve fazlalıkları dışarı atar. Mideye, yapışkanlıklarından ve kayganlıklarından dolayı besinlerin yerleşmelerini önleyen yapışkan ve kaygan maddeler sıvanmıştı. Midenin cidarlarında liflerin uçlarının oluşturduğu saçaklar vardır. Bu saçaklara yapışkan ve kaygan maddeler takılıp kaldıklarında, mideyi ve içindeki besin maddelerini bozar. Bu durumda mideyi tedavi etmek, mideyi bu maddelerden temizlemekle mümkündür. Bal, temizleyiciliği yanında bu hastalığın en iyi ilaçlarındandır. Özellikle sıcak suyla karıştırıldığı zaman''.
Efendimiz (S.A.V)'in bal içmesini tekrar istemesinde açıkça tıbbî yönden bir anlam vardır. Burada anlatılmak istenen şey, ilacın miktar ve dozunun, hastalığa uygun olması gerektiğidir. Eğer ilaç az gelirse hastalığı tamamen gideremez. Eğer fazla gelirse vücudun direncini zayıflatarak başka bir hastalığa yol açar. Efendimiz (S.A.V), bal içmesini emrettiğinde adam hastalığın direncine kafi gelecek derecede içmemişti.Bu nedenle de hastalık iyi olmamıştı.Efendimiz (S.A.V)'e hastanın iyi olmadığını haber verdiğinde içilen miktarın yeterli olmadığını anladı. Hastalığın inadettiği kendisine iletildiğinde o da tekrarda ısrar etti. Böylece içilen ilaç miktarının hastalığın direncine denk olmasını sağladı.
Efendimizin; ''Allah doğrudur, kardeşinin karnı yalancıdır.'' sözünde bal şerbetinin faydasının gerçek olduğuna işaret vardır. Hastalığın geçmemesi, doğrudan doğruya ilacın kusuru değildir. Ancak içindeki bozuk maddelerin çokluğu nedeniyle midenin ilacı kabul etmemesi de buna neden olmuştur. Efendimiz (S.A.V) de ilacın tekrar tekrar kullanılmasında israr etmiştir.
BALIN FAYDALARI ÇOKTUR:
''Barsaklardaki, damarlardaki ve diğer organlardaki pislikleri temizler.
Yenmesi ve haricen sürülmesi, vücut salgılarını düzenler. İhtiyarlara ve balgamlılara faydalıdır.
Soğuk algınlığını önler.Besleyici, tabiatı yumuşatıcı, içine atılan maddelerin özelliğini koruyucudur.
Göğsü ve ciğerleri temizler, idrarı artırır, balgamın doğurduğu öksürüğe iyi gelir.
Eğer suyla karıştırılmış olarak yalnız başına içilirse, mantar zehirlenmesine karşı faydalı olur.
Saçları uzatır, güzelleştirir ve yumuşatır.
Eğer bal gözlere sürme gibi sürülürse gözlerin kararmasını giderir.
Sabahleyin aç karnına balın yalanması, balgamı giderir, midenin iç yüzündeki saçakları oluşturan lifleri yıkar, midedeki artıkları dışarı atar.Bal, besinlerle birlikte besindir, ilaçlarla birlikte ilaçtır.
Özetlersek; Efendimiz (S.A.V)'in ümmetine tavsiye ettiği herşey şifadır.
