Saakaşvili'nin Hayalleri, Rusya'nın Cevabı...
SINIRIMIZDA savaş var ve bu savaşın Kafkasya'yı sarmasından korkuluyor.
Unutmamak gerekir ki dünyayı yakan savaşlar önce küçük bölgelerde başlar, daha sonra ateş yayılır. Gürcistan'da savaş durdu ama yeni bir kıvılcım her an çıkabilir. Aklın silaha üstün gelmesini dileyerek, sivil katliamının yaşandığı Gürcü-Rus gerginliğinin geçmişine çok eskilere gitmeden şöyle bakalım:
Güney Osetya, 1922'de özerk bölge olarak Sovyet yönetimindeki Gürcistan'a bağlandı. Sovyetler'in dağılmasının ardından Rusya'ya bağlı Kuzey Osetya ile birleşmeyi isteyen Güney Osetya ve Gürcistan arasındaki gerginlik 1989 sonlarından itibaren artış gösterdi.
Bölgenin, 1990'da kendisini ''Demokratik Güney Osetya Sovyet Cumhuriyeti'' ilan etmesi üzerine Tiflis bölgenin özerkliğini kaldırdı. 1991'de Gürcüler'in başkent Tshinvali'ye girmesiyle çatışmalar başladı. 14 Temmuz 1992'de Ruslar, Gürcüler ve Osetlerden oluşan barış gücü ateşkesi sağladı. 1992'de fiilen ayrıldıktan sonra ilk referandumda Osetler'in yüzde 98'i, 2006'daki ikinci referandumda ise yüzde 90'ı bağımsızlığı seçti. Fakat, Güney Osetya'nın bağımsızlık ilanı hiçbir ülke tarafından tanınmış değil.
2003 yılında ise ABD'nin ve Soros'un desteği ile iktidara gelen Saakaşvili, Tiflis'le Moskova'nın yollarının tamamen ayırmaya başladı. Ülkenin istikametini Batı'ya çevirmesiyle Moskova ile ipler koptu. Bu süreçte en önemli gerilime ilk olarak 31 Mart 2006 tarihinde ülkedeki Rus üslerinin kapatılması, sonra 21 Eylül tarihindeki New York'ta gerçekleşen NATO toplantısında NATO ile Gürcistan arasında 'Yoğunlaştırılmış Diyalog'un başlatılması, ardından 27 Eylül'deki casusluk sorunu, fitili ateşleyen olaylardan sadece birkaçı oldu.
İki ülke arasındaki gerilimin diplomatik yansımaları, Gürcistan'ın Moskova Büyükelçisi'ni geri çağırması ve ülkedeki Rus diplomatlarının ülkeden çıkarılmasına kadar gitti.
ARKA BAHÇE SORUNU
ARAŞTIRMACI Muharrem Ekşi'nın de dediği gibi Rus-Gürcü gerginliğindeki en önemli parametrenin Gürcistan'ın Batı eksenine dahil olmak isteğidir.
Diğer taraftan, Gürcistan'ın coğrafi konumu; enerji ve askeri boyutlarıyla gerilimin temel sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor. Nitekim, Rusya'nın stratejisine göre Gürcistan, Moskova'nın Kafkasya'daki kilit taşı ve NATO'ya kaptırmak istemediği son kalesi denilebilir. Ayrıca, Hazar enerji güzergahlarında transit ülke konumunda olan Gürcistan, Rusya'yı by-pass edecek boru hatları açısından da jeopolitik bir öneme sahip. Bu nedenle, Rusya için Gürcistan'ın Batı'ya kayması, enerji nakil hatları tekelinin kırılması anlamına da gelmektedir.
GÜNEY OSETYA SORUNU
PEKİ Kafkaslar'ı barut fıçısına çeviren savaş krizini hangi sebepler tetikledi. Onların da bazılarını satırbaşı açılım:
Gürcistan'dan bağımsızlığını ilan ettiği tarih olan 1991'den bu yana Güney Osetya, özerk bir biçimde hareket ediyor.İrani bir halk olan Osetler, 13. yüzyılda Moğollar tarafından Kafkasya'ya sürüldü. Osetler, Rusya Federasyonu'na bağlı özerk bir cumhuriyet olan kuzeydeki kardeşleri Kuzey Osetya ile birleşmek istiyor. Gürcüler ise, Osetya'da azınlıkta. Ancak Gürcüler, Osetler'i ayrı bir halk olarak kabul etmek istemiyor. Onlara, Oset yerine eski adları olan "Samaçablo" diye hitap ediyor.
Kriz, Saakaşvili'nin 2004'te yaptığı açıklamalarla tırmanmaya başladı. Bir yıl önce Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan Saakaşvili, Osetya'yı, Tiflis'e bağlamak istedi. Ancak buna karşı çıkan Osetler, 2006'da düzenledikleri referandumla bağımsızlık istedi. Fakat referandum sonucunu kimse tanımadı.
Rusya, Güney Osetya ve Gürcistan arasında çıkan çatışmalarda barış gücü olarak görev yapıyor. Arka bahçesi olarak gördüğü Gürcistan'ın Batı'ya yaklaşmasını ve NATO üyesi olmasını da istemiyor. Güney Osetya halkının yüzde yetmişi Rus pasaportu taşıyor. Güney Osetya ve Abhazya'ya destek veren Rusya, bu yolla Gürcistan'ın kendi etki alanından kurtulup ABD ve Avrupa'ya yaklaşmasını engellemeye çalışıyor.
Son Rus-Gürcü gerginliği ile buzların çözüldüğü veya fay hattında hareketlenmelerin başladığı görülmektedir.
Bölgede güçler ve menfaatler savaşı oluyor, arada kalan sivil halk katlediliyor.
